|
|||
![]() |
“İÇİNDEKİ SEN”E BİR ŞANS VER! | ||
Neslihan YÜKSEL | |||
Sanırım, bu işte bir yanlışlık var. İnsanları bir konuştursan öyle güzel cümleler kuruyorlar ki. Paylaşımlarına bakıyorsun, herkes bir şair, bir yazar, bir düşünür, hayvan dostu, bir iyilik ve bir ahlak abidesi. İyi, güzel. Peki herkes öyle ise; bu trafik durur durmaz kornaya basan, acemi şoför görünce hemen sıkıştıran, en ufak olayda saldırganlaşıp kaba kuvvete başvuran, kim? Daha yeşil ışık yanmadan kornaya basarak, önündeki aracı taciz eden, kim? Son model arabalardan yollara çöp atan, kim? Dışını allayıp pullayıp içindekini saklamaya çalışan, kim? Baktığında tipinden, yaşından, üstünden, başından hiç ummadığın kadar emin. Fakat; çocukları, gençleri taciz eden, dahası tecavüz eden kim? Bu son derece efendi, hatta modern, fakat içinde canavar besleyen tipler, kim? Bir yerlerde bastırmış kendini, bir şeylerle örtmüş, gizlemiş. Adeta pusuya yatmış, içteki bastırılmış yaratık, gizlendiği için hırçın, en ufak olayda hemen kimyasal bir tepkimeyle yüzünü gösterip saldırıyor. El kadar bebelere, kirli eller uzanıyor...
Tüm bu hayatın keşmekeşliğinde insanın bilmesi gereken önemli şeyler var. Neyi bilmek lazım?Gönül kırmanın Kabe’yi yıkmaya eş olduğunu bilmek lazım! Haddini bilmek lazım. Hayatın sana getirdiği konum ne olursa olsun, olaylara kendini haklı çıkaracak şekilde değil, hak ne ise o şekilde bakmak lazım. İnsan olduğunu, hatalar yapabileceğini bilmek lazım. Bununla beraber yaptığın her hatadan ders çıkarmayı bilmek. Haksızsan özür dilemeyi, gönül almayı bilmek. Özür dilemekle bir şey kaybetmeyeceğini bilmek. İnsanların ederini dış görünüşleriyle ölçmemek gerektiğini bilmek lazım. Yüce bir ruhun basit, tozlu, kirli bir elbisenin altından da çıkabileceğini bilmek,...
Sınırları bilmek gerek! İnsan olmanının erdemine varmak gerek. Seni de bir annenin doğurduğunu; cana dokunulmayacağını ve dahası hiçbir canı incitmemen gerektiğini. Bilmek!
Önce kendin olmak lazım. Kendin gibi görünmek. Kendin gibi hmek. Kendin gibi bakmak. Kendin gibi davranmak. Kendini sevmek lazım. İyi ve kötü yönlerini bilmek, iyileri geliştirip kötüleri düzeltmek lazım. Niye başka birine benzemek zorundasın ki? Aynadaki yansımanla dost olmak lazım. Arada bir göz kırpıp aynaya, onu sevdiğini söylemek lazım.
Her şey kendini sevmekle ve kendin olmakla başlar. Aksi halde sürekli rol yapmak, oynamak lazım. İçindeki mutsuz ve hırçın senin yerine “sağlam bir ben” koymak lazım. Başkası olmak için bastırdığın “içindeki sen”e yer açmak. Belki vitrinde çok tutmaz bu sen. Belki o istediğin itibarı bulamazsın. Ama ne olduğunu ve ne olmadığını bilerek yaşamak çok güzel. Sonuçta; kimse mükemmel değil. Mükemmel olmak zorunda da değil. Bence mükemmel biri olmaya çalışanlar, muhteşem bir yalnızlığın mahkumu olurlar. Çünkü; en iyi filmin baş aktristi bile olsanız; belki çok alkış alırsınız. Ama sonunda perde iner. Film biter ve herkes evine gider. İşte tam da bu yüzden “içindeki sen”e bir şans ver!..
Instagram/tcneslihanyuksel Facebook/İçsel Algılar Blog/icselalgilar.blogspot.com |
|||
Etiketler: “İÇİNDEKİ, SEN”E, BİR, ŞANS, VER!, |
|