‘Kestane karası’yla yaz havasına veda ediyoruz artık… 
Yaz ayını da bir kenara bırakıverdik…
Sorunlarıyla, çözüm arayışlarıyla, ekonomisiyle, geliri-gideriyle…
Zonguldak’ta nasıl bir yaz ayı geçti… 
Merkezi yönden bir gelişme olmadı diyebilirim…
Çalışmalar açısından elverişli bir yaz dönemi geçirmedik.
Aslında sanayileşme sürecinde başı çeken illerden olan Zonguldak uzun yıllar ülkenin her yöresinden göç alan il olmuştur.
Ama geçen zaman içerisinde göç alan değil, artık göç veren bir şehir durumuna geldi. 
Şimdi ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye Taş Kömürü Kurumu’na alacağı bin  500 işçi bu göç’ü ne kadar durdurur bilemeyiz.
Tabi şu da var işçi alımında alınacak tek bölge Zonguldak değil Bartın, Karabük ve Yenice’den de olacak. 
Zonguldak emekli kenti haline geldi.
İlerleme yok aksine Zonguldak için gerileme dönemi hala devam etmekte.
Yeni yeni projeler var aslında…
Bu projelerin bir an önce bitirilip, uygulamaya geçmesi lazım istihdam artmalı ki bir an önce göç durmalı. 
Zonguldak’ın en önemli noktası ise Üniversite kenti oluşu aslında ama onu bile iyi değerlendiremiyoruz.
Farklı şehirlerden öğrenciler gelerek burada yeni bir hayata başlıyor.
Tabi ki mutlaka önceden şehrimize internet üzerinden bakarak araştırmasını yapıyordur.
Ama gelip de hüsrana uğrayan bence çoktur. 
Nedeni aslında çok açık;
Zonguldak’ın en pahalı şehirlerden biri olması, 
Yollar yine bildiğiniz şekilde köstebek yuvası,
 Ulaşım konusunda yeterli seviye de olamayışımız,
 Sosyal aktivite yapılacak yerlerin olamayışı, ev tutacaklar için kiraların yüksek fiyatlarda oluşu ve daha sayamadığım bir çok şey… 
Gördüğüm kadarıyla Zonguldak’ın fazla bir artısını sayamamışım.
Umarım.. 
Mart ayında yapılacak  seçimleri öncesi herkes oy derdine düşeceği için Zonguldak’a kısa sürede yatırımlar daha hızlı bir şekilde  akar…