‘Sevinçli günler’ silsilesi içine girdi artık 1 Mayıs Emek ve Dayanışma bayramı’

Çünkü, geçmişte 1 Mayıs akla geldiği vakit, korku, gözyaşı, kaos gelirdi akıllara.

Bırakın çocukları, yetişkinler bile gitmeye korkardı, baharın başlangıcı, emeğin saygı görüp, insanların birlikte eğlenecekleri meydanlara gitmeye.

İstanbul da, 1 Mayıs Emek ve dayanışma Bayramı’ için yapılan ‘Davet’ çağrısında, toplantı yerinin ‘Fatih Camii’ olarak belirtilmesine çok şaşırmıştım. Hatta, yapılan davet pankartında, 1 Mayıs sloganı olarak ‘Allah-ekmek- Özgürlük’ kelimelerini kullanılması hayretimi ‘Doruk’ noktalar çıkarttı.

Ne var bunda?

 Çok şey var. Eskiden ‘Solcular’ cami önlerini toplanmak için ‘Adres’ göstermezdi. Eskiden 1 Mayıs davet pankartlarında ‘Allah’ kelimesi geçmezdi.

 Başka bir deyimle; solun etkinliklerinde, ortak payda ‘Allah’ olarak yer almazdı.

Dolayısıyla, ‘Allah’ fikri etrafında olanlar ile solun her türlüsünün katıldığı etkinliklerde, bu iki dünya görüşü zıt olanlar yan yana gelmezdi.

Ne oldu yani, son yağan yağmurla gelen rahmetin eserimi bu birleşme? Kesinlikle hayır.

Parlamenter sistem biti. Başkanlık sistemi geldi. Türkiye Cumhuriyeti yeniden kuruluyor. Ülkenin içinde bulunduğu siyasi ve ekonomik durum ortada. Ülkenin içinde bulunduğu coğrafya ortada.

Sistemin işlemesi için ortaya atılan ‘İttifak’ uygulaması, siyasi görüşleri farklı olanların bir listede olması yanında; aynı çaktı altında olmalarının olabileceğini gösterdi.

Bu ‘Fikir jimnastiği’ ülkenin geleceği açısından, bu güne kadar ‘yapılamayanların’ olabileceği fikrini de yeşertti. CHP listesinde beş tane Ülkücü olabiliyorsa… Ankara ve İstanbul da CHP listesinden iki tane ‘Ülkücü’ kökenli politikacı seçilebiliyorsa…

Ortak payda da, toplum katmanlarının çoğunun kabul ettiği mevhumlar neden savunulmasın?

Ortak payda da yer alan mevhumlar, dünya görüşü farklı olanlar tarafından savunulması dünyanın sonu mu olur?

İşte, son yerel seçimlerdeki İTTİFAK sistemi ile bir araya gelen siyasi farklı insanlar, 1 Mayıs etkinliklerinde bir araya gelmeyi denediler ve başardılar.

Bu gelecek açısından önemli bir gelişmedir.

Bu tabandaki gelişme, politikacıların katkısıyla olmuş olsa da; önümüzdeki günlerde, politikacılara bir çok dayatma getirecek hale dönüşecektir.

Seçmen yada toplum katmanlarını oluşturanlar, politikacılara, seslerini yükseltmemelerini, ötekileştirme ve kutuplaştırma gibi açıklama-dayatmalardan kaçınmalarını isteyeceklerdir.

Ben, 1 Mayıs’ın artık bir ‘birleşme’ gösterisi olarak milat olarak kalacağına inanıyorum.

Bu vesile ile hayırlı olsun.