Havaların ısınması yanında, ramazan ayının verdiği bir durgunlukla siyaset biraz daha karamsar bir havada izleniyor.
İşin kötü tarafı, ‘Piyasada yaprak kıpırdamıyor’. Aslında, en kötüsü bu…
Siyasilerin birbirlerine sallamaları veya karalamaları geçmişe göre çok az. Bu sevindirici. Çünkü, karalamalar ve aşağılamalar neticesinde, bozulan siyasi ahlak, ahlakın her türlüsünü bozmayı başarmıştı. Bu gün, ‘eleştirinin dozu kırılıyor’ diye bakabiliriz karşılıkla sallamalara.
Yeni bir sistem kuruluyor. Bu ne demektir? Devlet yeniden kuruluyor. İki ‘ittifak’ üzerinde mutabakat bunun göstergesi. Milletvekillerinin meclis te ne görev yapacağı bilinmese de, yeni bir sistem kurulduğu üzerinde kırsal da şehirlide hem fikir.
‘Tek sandık, çift pusula, tek zarf’ ile tanımlanan seçim için, ittifaklara nasıl oy atılacağı yada nerelere mühür basılacağı bilinmese de seçmen seçime hazır. Öyle hazır ki, ‘her çeşit siyasete’ hoş görülü davranıyor. Ayağına gelene ‘hoş geldin’, gidene ‘güle güle’ diyor.
İzlediğim kadarıyla, politikacıyı da ‘şaşırtan’ ve ‘korkutan’ bu tavır.
Çünkü ‘taraf’ konusunda tarafsızlığını ortaya koyuyor. Liderlerin ‘fazla mesai’ konusundaki ciddi tavırlarının nedeni de bu. Cumhurbaşkanının bu gün iftar sonrası Ereğli’ye gidecek olmasının nedeni, ‘bir oy fazla almak’ koşturmacası. Meral Akşener’in ikinci kez Zonguldak’a gelmesinin nedeni, hep ‘bir oy fazla’ için. İnanıyorum ki, CHP Lideri Kılıçdaroğlu da Zonguldak’a ikinci kez gelecektir.
Zonguldak, değil iki, üç –beş defa gelmeyi hak eden illerden biri.
Zira ödediği vergi kadar yatırım alamamış illerin başında gelmektedir. Zonguldak, Cumhuriyetin endüstri şehri olarak planlanmasının ardından, bu günkü ekonomik ve hizmet açısından geri bırakılmış illerdendir.
Bu gün Zonguldak’ta çalışan sayısı maalesef emekli sayısına ulaşamamıştır. Zonguldak’ta ki emekli sayısı 150 bin üzerine çıkmıştır.
Üniversite kenti olmasına rağmen, iktidarların hizmet akışından yeterince faydalanamamış bu kent, emeklinin yaşayacağı bir kent konumunda değildir.
Bırakın ekmekliyi, insanın yaşam kalitesini arttıracak hizmetlerden yoksundur. Komşu ilimiz Karabük’te, ‘köpekler’ bile mahallelerin yürüyen/elektrikli merdivenlerinden çıkarken, Zonguldak’ta emekliler de gençler gibi ‘göç’ olgusunun pençelerinde sıkıntı çekiyor.
Filyos Projesi elbette Karadeniz ülkeleri ve ülkemiz için etkili bir projedir. Ancak, projenin alt yapısı konumundaki yol, tünel, viyadük, havaalanı gibi eksikler devam etmektedir. Filyos projesi, her seçim olduğu gibi bu seçimde de ‘ağza çalınan bir parmak bal’ olmamalıdır.
Bu gün başlanan tünel, viyadük gibi hizmetlerin ödeneklerinin kesilmesi Zonguldak’a bakışın ‘tabii’ halinin göstergesinden başka bir şey değildir.
Zonguldak’ta iktidar partisinin yöneticileri, maalesef şehrin sorunlarına hep ‘şaşı’ bakmışlardır. Parti binalarının önündeki Madenci Anıtı’nda ‘miting’ yapmanın şehre verdiği görüntü kirliliğini maalesef yıllardır görmezden gelmişlerdir. Şehir, kim miting yaparsa yapsın kilitlenmekte ve eziyet çekmektedir. Esnafın ve normal vatandaşın günahı nedir? Bu sorun ‘sadece belediyenindir’ şeklinde bir yaklaşımda yanlış ve sakattır.
Zonguldak tarihi gelişimi, siyasette etkinliği açısından hizmete leyıktır. Zonguldak boş sböz ve vaatlerle geçiştirilemeyecek illerdendir.
İnanıyorum ki, bu seçimde Zonguldak insanının kıymet-i harbiyesi anlaşılır.
|