|
|||
![]() |
ZONGULDAK EKONOMİSİ VE TURİZM | ||
Adnan KÜÇÜKVAR | |||
Zonguldak ‘Cumhuriyetin ilk vilayetlerinden biri’ olma özelliği ile tanınır. Cumhuriyetin ilk yıllarında, ağır sanayi bölgesi olarak belirlenip örgütlenmiş. Sahil ve kömür olması dolayısıyla, diğer sektörlerle bağlantısı ‘Liman’ ve ‘Demiryolu’ ile kolay sağlanmış. Elbette kömür üzerinde kurulmuş gelişmeler... Liman yanında kömür yıkama ünitesi(Lavuar) ile Fevkani Köprüsü, demiryolu ağı ile demir-çeliğin nakli de sağlanmış. Çatalağzı Termik Santrali, Kardemir’e döküm malzemesi üreten Filyos Ateş Tuğlu, Çaycuma Kağıt Fabrikası bölgenin ağır sanayi bölgesi olmasına destek vermiş. Ülkenin içinde bulunduğu şartlar itibarıyla, ekonomik ve sosyal kalkınmanın öne çıkması gereği ile birlikte; bölge yeniden dizayn edilmeye çalışılınca, Zonguldak’ın sadece kömüre bağımlı kalkınmasının yetmeyeceği uygulanmaya koyulmuş. Yani, ‘Çok sektörlü’ gelişim düşüncesi hakim olmuş. Çok sektörlü gelişim fikri, kömür üretimini ortadan kaldırmamış. Ancak, Zonguldak’ın kömüre bağımlı kalkınma modelini sekteye uğratmış. Diğer sektörler devreye sokulması öne çıkmış. Üniversite, turizm, tarım, hayvancılık gibi… Dolayısıyla, ilk akla gelen sektörlerden biri turizm olunca, havalideki doğa ve tarih kokusu devreye sokulmuş. Ağır sanayi bölgesindeki tarihi değerler, tescilli yapılar ve doğal güzellikler ele alınıp gündeme getirilmiş. 2016-2017 yılları bu konuda atılmış adımlar olarak önem arz eder. İlk olarak Üzülmez Bölgesinde 100 dönümlük arazi üzerinde bulunan tescilli yapılar (63 metrelik kok fabrikası bacası ve tarihi kömür ocağı girişleri)kültürel, sosyal ve turizm amaçlı kullanılması için; TTK’dan hazineye devri sağlanır. ‘Üzülmez Kültür Vadisi Projesi’ isimli projenin ortaya çıkış hikâyesidir bu. Bu 100 dönümlük alanda, şiir müzesi, şairler sokağı, kömür kafe, restoran, butik otel gibi yapılar yanında, çevredeki doğal güzelliklerde kullanılıp, turizm desteklenmek istenir. Aslında bu sadece çevrenin kollanıp korunması değil; yerel halkında maddi-manevi ihtiyaçlarının sağlanmasıdır. Doğal hayat ve endüstriyel mirasın değerlendirilmesi, insanların rahat nefes alacakları yerler olarak ortaya konurken, kaliteli yaşama katkı olarak da insanların moralini yükseltecektir. Kültür Vadisi Projesi, sadece Üzülmez de 100 dönümlük bir arazi ve içindeki tarihi miraslar olarak görülmemelidir. Üzülmez’e giden yol üzerinde, bu proje kapsamında görücüye çıkartılmanın ötesinde değerlendirilip, Zonguldak’ın, dışarıya açılan penceresi olarak görev yapacaktır. Merkeze üç kilometre mesafede Üzülmez Kültür Vadisi Projesi üzerinde, gerçekten de tarihe ışık tutacak; korunması ve insanlığa kazandırılması gereken yapılar mevcuttur. Merkez Atölyeleri, Ağız Diş Sağlığı Merkezi, Aziz Çavuş Bahçesindeki kamu yapılandırması, Maden müzesi ve civarındaki ocak ağızları, Gökgöl Mağarası, TTK Tarihi lavuarı ve binaları; Zonguldak’ı bölen Üzülmez deresi civarındaki envanter parçaları olmaktan öte; tarihin özellik ve güzelliklerindendir. Dolayısıyla, 3-4 yıl önce ortaya atılmasına rağmen, bir an için unutulan bu değerlerin, ‘Kültür Vadisi Projesi’ kapsamında değerlendirilmesi şarttır. Projenin hayata geçmesi, Zonguldak’ın Ankara girişinin görsel güzelliğe kavuşmasının ötesinde, bölge insanının yaşam kalitesini arttıracağı gibi; Zonguldak’ın dünya ya açılan penceresi de olacaktır. ‘Devlette devamlılık esastır’ prensibi uyarınca, ‘yörenin geleceği’ için ele alınmış ancak, ‘Bir vesile’ sekteye uğramış projelerin, tarihi değerlerin korunması ve Zonguldak’ın ali menfaatleri için ele alınması gerekir. Siyasetin yöre için şekillenemediği, sivil toplum ruhunun gelişemediği Zonguldak ve havalisinde, Merkezi atamanın temsilcilerinden bu konuda beklenti yüksektir.
|
|||
Etiketler: ZONGULDAK, EKONOMİSİ, VE, TURİZM, |