Ben bu köşeyi yazmaya başladığımda dün saat 11.15’i gösteriyordu.
Siyasi gündem yazmak yerine Zonguldakspor’u yazmanın daha uygun olacağına karar vermiştim.
Zonguldakspor dün saat 17.00’de başlayacak maç öncesinde başladığım köşe yazısında bu takımın Denizli’nin bir beldesi olan Kızılcabölük’ü yeneceğinden ve 2. Lige çıkacağından kesinlikle emindim.
Çünkü;
Zonguldak olarak çok inanmıştık.
Kulüp başkanı Süleyman Caner’den, futbolculara ve tüm taraftara kadar herkes inanmıştı.
Bu inançla final maçı için Zonguldak’tan ve Türkiye’nin değişik yerlerinden binlerce Zonguldaklı madencinin ruhu ile Çanakkale ruhunu birleştirmek için akın etmişlerdi Çanakkale 18 Mart stadına.
Zonguldakspor’un başarılı olması o kadar çok isteniyordu ki; 7’den 70’e kadını, erkeği herkes Kırmızı-Lacivert sesleriyle yeri göğü inletiyordu.
Zonguldakspor’un hikayesi tabii ki de yeni başlamadı.
1966’da kurulan bu kulübün tarihi başarılarla dolu.
1973-74 sezonunda şampiyon olarak o zamanki adıyla Türkiye 1. Ligine çıkmıştı.
O zamanki ismiyle Ereğli Kömürleri İşletmesi(EKİ) ve birçok kurumun da desteklediği Zonguldakspor mali açıdan Türkiye’nin en zengin ve en fazla üyesi olan bir kulüptü. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş gibi takımların da korkulu rüyası olan Kırmızı-Lacivertli kulüp bu takımlarla baş edebilecek etek Anadolu takımı olarak biliniyordu.
Her maçını yaklaşık 20 bin taraftarın önünde oynayan Zonguldakspor, ekonomik olarak hiçbir sıkıntısı yoktu ve istediği futbolcuya kadrosuna katabiliyordu. 1973-74’den 1987’ye kadar Türkiye 1. Liginde mücadele veren Zonguldakspor kurumun isminin değişmesi ile birlikte kulübe ekonomik katkıda da sıkıntılar yaşamaya başlamış, o zamanki Kulüp Başkanı merhum Ertuğrul Emral’in de kulübe uyguladığı temlikle kulüp mali açıdan zor günler yaşamaya başlamıştı. 2. Lig ve 3. Ligde gidip-gelen Zonguldakspor daha sonra Amatör kümeye kadar düşmüştü.
Olaylı Ankara Adliye maçından sonra takım üzerinde her türlü oyunlar oynanmaya başlamıştı.
Bölgesel Amatör Lig(BAL)de de mücadele veren Kırmızı-Lacivertliler 2 yıl önce Ankara’da Tokat’ın Zara takımını yenip 3. Lige çıkmıştı.
Geçen yıl İstanbulspor maçında kaybedilen 2. Lig şansını bu yıl yakalayabilmek için kulüp, taraftar ve şehir bütünleşmişti.
Başkan Süleyman Caner kıt imkanlara rağmen, esnaflara tek tek takvim satarak bu takımı ekonomik olarak ayakta tutmaya çalıştı. Futbolcuların maç primleri, transfer taksitlerini takvim satışları ve iş adamlarından toplanan bağışlarla ödenerek Zonguldakspor’un bugün 2. Lige çıkmasını sağlamıştı.
Bir zamanlar Türkiye’nin en zengin kulübü olan Zonguldakspor, maalesef gelinen noktada bugün Türkiye’nin en fakir kulüpleri arasında yerini almıştı.
Ama;
Bu takım ekonomik imkansızlıklara rağmen, toplama paralarla sahaya çıkarak yerin altındaki 5 bin maden şehidi ve yer altında ekmeğini ölüm pahasına kazanan madencinin ruhunu hissederek futbolcular sahada mücadele verirken, taraftarlar da tribünlerde desteklerini sürdürüyorlardı.
Bu takım yıllarca sahipsiz bırakıldı, sahibini aradı. Lobisiz, sahipsiz yaşam mücadelesi verdi.
Yıllarca iktidarların milletvekilleri, Zonguldakspor’un maçlarını bile izlemekten bile kaçındılar.
Bir zamanlar Türkiye’nin en zengin kulübü diyoruz ya, bir zamanlar Türkiye’de yenemeyeceği takım yoktu diyoruz ya, maalesef bu takım sahipsizlikten dolayı çaresiz ne günler yaşadı.
Tribünleri bile olmayan bir takımın hem de Türkiye’nin sanayisine bir zamanlar yön veren, katkı veren bir şehrin takımına yakışmayacak stadı ve tribünleri ile bugün Çanakkale’de destan yazıyorsa bu aslında Zonguldak için tam da kırılma noktası olmalıdır.
Zonguldakspor 2. Lige çıktı.
Bundan sonra şehir olarak daha da kenetlenmemiz gerektiğine inanıyorum.
Siyaset, ticaret, bürokrat ve tüm şehir olarak birlik olmanın, bu şehri daha da geliştirmenin, büyültmenin projelerini bugünden sonra yapmamız gerekir diye düşünüyorum.
Zonguldak olarak artık geriye değil, ileriye bakmamız gerektiğine inanıyorum.
Spordan, siyasete, sosyal yaşamdan, ekonomik anlamda bu şehir artık üzerindeki ölü toprağını üzerinden atmalı.
Siyasetçilere gelince;
Bugüne kadar bu takımın kötü günlerinde yanında olmadınız. Bu takım şampiyon olup 2. Lige çıkmıştır, bugün artık gazetelere kutlama açıklamalarınızı, mesajlarınızı gönderir, üzerinize Zonguldakspor formasını giyip fotoğraf çektirebilirsiniz ama şunu unutmayın ki, bundan sonra işimiz daha zor.
Spor Toto 2. Ligde mücadele etmek kolay bir iş değil. Bu ligin ekonomik boyutu daha ağır olur.
Öncelikle;
Zonguldakspor kurumsal bir yapıya kavuşturulmalıdır. Sponsorluk yasasından yararlanmalı iyi bir sponsor bulunarak, her zaman iyi niyetinden bir nebzede olsa şüphe duymadığımız, cefakar Başkan Süleyman Caner’in başkanlığında güçlü bir yönetim oluşturmalıdır. Bu sayede hem Süleyman Caner’in ekonomik anlamda yükü hafifletilmeli, hedef de Süper lig olarak belirlenmelidir.
Şehir olarak inanırsak bunu başarırız. Bu takımın önce ekonomik olarak kurumsallaşması, kalıcı gelirler bulunmalıdır.
Nasıl olacak;
Kolay; önce şehri yönetenler, tüm yerel yönetimler başta olmak üzere iktidar ve muhalefet milletvekilleri, Vali, Belediye Başkanı, kamu kurumları, TTK, rödevans işletmeleri ve enerji sektörlerinin birinci derecedeki yetkilileri samimi olarak bütünlük sağlamalı, Zonguldakspor için ortak paydada buluşmalılar.
Ekonomik ömrünü tamamladığı gerekçesiyle yıkılan Karaelmas Kemal Köksal Stadı kısa sürede bakıma alınmalı, kapalı tribünden başlayarak bu stadın bu yaz sezonunda tamamlanması için hızlı hızlı bir proje yapılmalı, bu projenin ihalesi de kısa sürede yapılıp gelecek sezona yetiştirilmelidir.
Cek-cak dönemi bitti, Zonguldakspor ve dolayısıyla da Zonguldak’ın önünün açılması için sorumluluk sahibi herkesi göreve çağırıyorum.
Haydı hayırlısı Kızılcabölükspor’u Çanakkale’de yenip 2. Lige çıktık.
Tüm Zonguldak’a hayırlı olsun.
|