|
|||
![]() |
COVİD-SİYASET SEÇİM-GEÇİM | ||
Çetin ÖZDEMİR | |||
inanisgazetesi@gmail.com | |||
Dünyanın pek çok ülkesi bir yılı aşkın süredir COVİD-19 salgını ile mücadelesini sürdürüyor. Bir taraftan virüs birçok ülkede olduğu gibi Türkiye’de de artarak devam ediyor. Türkiye’de son bir ayda artan vaka sayıları dikkat çekici boyutlara ulaşırken, yeni ve sıkı tedbirlerin de alınmasına sebep oluyor. 2020 yılının 11 Mart’ında Türkiye’de görülen ilk vakanın ardından, bir yılı aşkın süredir her alanda sıkı tedbirler uygulanmaya da devam ediliyor. Alınan tedbirlere uyan var uymayan var. Hastaneler yine ilk günlerde olduğu gibi yine dolmaya başladığı söyleniyor. Uzmanlar, televizyon ekranlarında sürekli uyarılar yapıyor. Virüsün yeni varyasyonları ortayı çıktı, vaka sayıları ile birlikte günlük ölüm sayıları da hızla artıyor. Bu süreçte çok daha dikkatli olunması gerektiği hatırlatılıyor, “Maske, Mesafe, Hijyen” tedbirleri başta olmak üzere, kalabalık ortamlarda bulunulmaması gerektiğine dikkat çekiliyor. Vatandaş alınan tedbirlere sıkı sıkıya uyuyor. COVİD-19’un başladığı ilk günlere döndük ve bu virüsün ne kadar bulaşıcı olduğu günlük açıklanan rakamlara bakıldığında anlaşılıyor. Tedbirler kapsamında küçük esnaf dediğimiz esnaf kesimi bir taraftan tedbirlere uyarken, bir taraftan da kira, SSK, vergi ödemeleri konusunda hassasiyetleri var. Türkiye’de bir taraftan COVİD-19 salgını devam ediyor, vatandaş, küçük esnaf her tedbirlere uyuyor. Bunda bir sıkıntı yok. Sıkıntılı taraf; Bir ay önceki rakamlarla, bugünkü rakamlar arasında hızlı yükseliş söz konusu. Bu artış; siyasi iktidarın kongrelerinden sonra daha da artış göstermesi, hızla yükselmesi her ne kadar buna bağlanmasa da, muhalefet tarafı özellikle AK Parti’nin kongresinde kamuoyuna yansıyan görüntülerini sıkça dile getirse de, bu kongrede virüs kapanların olduğu, bu kongreye giden bazı Zonguldaklı partililerin de virüsü kaptıkları söyleniyor. Virüsün ilk başladığı günden bu yana, virüsle mücadelede siyasi düşünce ne olursa olsun hep birlikte bu süreci atlatma düşünceleri son vaka sayılarında da görüleceği gibi her şey apaçık ortaya çıkıyor. Uzmanların, her fırsatta “tam kapanma” önerileri, siyasi iktidarın bir türlü gündemine bile gelmezken, “tam kapanma”nın ekonomik boyutunun büyük olduğu gerçeği de gözden kaçmamalı. COVİD-19’la mücadelede vatandaş, küçük esnaf ellerinden geldiğince tedbirlere uymaya özen gösteriyor. Her ne kadar iktidarın son kongrelerine tepki gösterseler de, bu kongreler sonrası vaka sayısı günlük 55 bin seviyesinde, ölüm sayısının da 276’yı gösterirken, Ramazan ayı ile birlikte yeni ve etkin tedbirlerin alınacağı veya alınması gerektiği sürekli dillendiriliyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Bilim Kurulu toplantısı ardından yeni tedbirler konusunda açıklamalar yapması bekleniyor. Kamuoyuna sızan haberlere göre; Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın “tam kapanma” ile ilgili açıklama yapmasının beklendiği ifade ediliyor. Geçmişte; İtalya, Almanya, Fransa, İngiltere gibi ülkeler COVİD-19’la mücadelede etkin yol ve yöntemler denemiş, bununla birlikte belirli bir süre “tam kapanma” uygulamasına gitmişilerdi. Bu ülkeler tam kapanırken, elbette vatandaşının “evde kal”ma sürecinde, vatandaşının her türlü gereksinimlerini, ihtiyaçlarını karşılamış, faturalarını belirli bir süre ertelemişti. Yani o ülkeler vatandaşına her türlü maddi-manevi katkı vermişlerdi. Tabi bu ülkelerin ekonomisi ile Türkiye’nin ekonomisi arasında büyük fark olduğu da bir gerçek. Türkiye bu süreçte, 15 gün de olsa “tam kapanma” yoluna gittiğinde, gelişmiş Avrupa ülkeleri gibi esnafına, vatandaşına nasıl bir katkı sağlayacak. Türkiye böyle bir uygulamada, “tam kapanma” kararı aldığında, bunun ekonomik boyutunun büyük olduğu gerçeğini nasıl telafi edecek. Gelişmiş Avrupa ülkeleri “vatandaşını evde tutarken”, onların her türlü gereksinimlerini, faturalarını da ödeme zorunluluğunu üzerine almıştı. Türkiye’de ise muhalefet partileri ve bazı uzmanlar “tam kapansın” diye açıklama yaparken, siyasi iktidar bu zamana kadar böyle bir karar almamış olması, bunun ekonomik boyutunun çok büyük olduğu gerçeği ile “kısmi kapanma” tedbirleri uygulamıştı. Sonuçta; son günlerde artan vaka ve ölümler karşısında topyekûn bir mücadele içine girmemiz gerektiği bir gerçek. Vatandaş olarak bizler de virüsün bir an önce ülkemizde sıfır noktaya gerilemesini çok istiyor ve bekliyoruz. Hep birlikte bu virüsü yenmemiz gerektiği de bir gerçek olduğuna göre, hükümet ve vatandaş olarak herkes üzerine düşen görevi yerine getirmesi gerektiği de şüphesiz bir gerçek. Yeni tedbirler ne şekilde olacaksa, herkes bu tedbirlere uymalı ve bir an önce bu illet hastalıktan hep birlikte kurtulmak istiyoruz.
|
|||
Etiketler: COVİD-SİYASET, , SEÇİM-GEÇİM, |
|