Türkiye’de son yıllarda çeşitli dolandırıcılık olayları binlerce vatandaşı mağdur ediyor.
Teknolojinin hızla geliştiği ülkemizde, insanlar teknolojiyi yerinde, zamanında ve gerekli olduğu şekliyle kullanmıyor, teknolojiyi öğrenmek yerine fırıldaklılığı öğrenerek binlerce, hatta milyonlarca masum insanı mağdur ediyor.
Emekli, çalışan, memur, iş adamı, sanatçı, profesör sıfatı ne olursa olsun birçok vatandaşları telefonla arayıp kendisini savcı, polis veya üst rütbeli biri olarak tanıtarak, biraz da korku vererek masum vatandaşların helal kazancına göz dikiyorlar.
“Telefonla dolandırıcılık”, “internet üzerinden dolandırıcılık”, “banka üzerinden dolandırıcılık” gibi çeşitli yöntemlerle masum insanlar dolandırılıyor.
Emniyet, Jandarma ve yetkili kurumlar vatandaşları sürekli uyarıyor.
Telefonlara SMS çekiliyor, Televizyonlardan yayınlar yapılıyor, broşürler dağıtılıyor yani vatandaşı uyarıcı her türlü önlem alınmak isteniyor ama maalesef vatandaş yine de bu kötü niyetli kişi veya kişilerin tuzağına düşüyor.
Çalışmadan kazanmayı, masum insanların sırtından haksız kazanç elde etmeyi meslek edinen dolandırıcılar mutlaka yakalanıyor, adalete teslim ediliyor ama maalesef bunlar ormanda yetişen mantar gibi biri yakalanıyor, bir başkası ortaya çıkıyor.
Türkiye’de eskiden de vardı dolandırıcılık olayları.
Örneğin;
1970-80’li yıllarda bir Banker Kastelli olayı vardı. Banker Kastelli diye bilinen Cevher Özden, yıllarca vatandaşların sırtından haksız para kazandı sonunda kendi ofisinde intihar etmek zorunda kaldı.
Titan saadet zinciri diye bir zincir vardı. Kenan Şeranoğlu adındaki dolandırıcı da farklı yöntemlerle binlerce kişiyi dolandırmıştı.
1995 yılında eski Başbakanlardan Tansu Çilller’i orgeneral Necdet Öztorun’un adını kullanarak 5,5 milyar lirasını çarpmıştı.
Sonrasında;
Ortaya Jet Fadıl bide biri çıktı. Sansasyon projelerle Türkiye’nin gündemine giren Fadıl Akgündüz, hayali ev projeleriyle binlerce vatandaşı dolandırmıştı.
Tabi Türkiye’de dolandırıcılık olayları bitti mi, elbette bitmedi.
Yenileri ekleniyor.
27 yaşındaki tosuncuk hayali olarak kurduğu Çiftlikbank adındaki bir şirketle 80 bin kişiyi milyarlarca lira dolandırıp, Urguay’a kaçmıştı. Bu olay daha çok taze iken bir de Sütbank diye bir olay patlak verdi.
İnternet üzerinden hayali vaatler veriyorlar, vatandaşı kandırıyorlar, ellerindeki avuçlarındakileri çalıp yurt dışına kaçıyorlar.
Bu dolandırıcılara vatandaş nasıl kanıyor onu da anlamış değilim.
Bir insan bir yere yatırım yaparken, bir mal alırken, bir yere para yatırırken çok dikkatli olmak zorundadır.
Yatırım yapacağı, mal alacağı, para ödeyeceği kişiyi veya şirketi her yönüyle araştırmalıdır. Yetkililer uyarıyor, vatandaş uymamakta direniyor. Basiretleri mi bağlanıyor ne.
İlgili bakanlık internet üzerinden yapılan satış veya başka bir işlem konusunda tedbir alarak, özellikle de internetin güvenliği konusunda kapsamlı yaptırım uygulamasında vatandaş adına faydalı olacaktır.
Gümrük ve Ticaret Bakanlığı, Bilişim Teknolojileri Kurumu gibi etkin ve yetkili kurumlar bu tür dolandırıcılık olaylarına karşı daha denetleyici olmalı ve ayrıca cezalar da caydırıcı olmalıdır.
Hayali şirketler kurup, hayali ev satmak isteyen, hayali para kazandıranlara bir an önce dur denilmelidir.
Daha fazla vatandaş mağdur olmamalı.
Devletin kurumları bu konuda titiz çalışıyor, uyarıyor ama vatandaş da Devletin kurumlarının riayet dikkat etmelidir.
***
KAYMAKAM AHMET KARAKAYA
Kozlu kaymakamı Ahmet Karakaya.
Hani derler ya bir koltukta dört karpuz diye.
Kozlu’ya atandığından beri sürekli Kozlu’nun gelişmesi için çaba gösteriyor.
Kozlu’daki değişim, gelişimi sağlayan isim olarak görüyoruz.
Kozlu Kaymakamlık binasını kısa sürede bitirdi.
Kaymakam Ahmet Karakaya işini en iyi yapan bürokratlardan biri.
Kozlu’da olduğu gibi aynı zamanda Ahmet Karakaya Vali Yardımcılığı görevini de sürdürüyor.
Bitmedi.
Fetö’den tutuklanıp, sonra açığa alınan Karaman Belediyesi’nde Kayyum olarak Belediye Başkanlığı yapıyor, Kilimli Kaymakamlığına da vekalet ediyor.
Kaymakam Ahmet Karakaya bu kadar görevi yaparken, kendine nasıl vakit ayırıyor bilemiyoruz ama gerçekten de çok çalışıyor, yaptığı her işin hakkını veriyor.
Kutluyorum kendisini.
|