Türkiye’de son bir iki aydır zamlarla boğuşuyoruz.

Dolar 12.490 TL’yi aşmış, EURO 14.133 TL sınırını geçmiş, gram altın fiyatı 713 TL’yi geçmiş, akaryakıta artık günlük zamlar yapılmaya başlandı. 5 kiloluk bir Ayçiçek yağı bile 110 TL’yi geçmiş, bu artışlar yaşanırken, market, manav derken her ürüne zam üstüne zamlar yapılmış.

Piyasa allak bullak olmuş, doların yükselişi bir türlü durdurulamıyor, böyle giderse yılbaşına kalmaz 15 TL’yi bulacak deniliyor.

Türkiye sınırına yakın Romanya, Bulgaristan gibi ülkeler bile Türkiye’de doların bu kadar yükselişini fırsat bilip Edirne’ye alış veriş yapmaya geliyorlarmış.

Onlar bile bizim paramızla dalga geçmeye başladılar.

Yaşanan bu ekonomik çalkantı, art arda her ürüne gelen zamlar elbette dar gelirli vatandaşı olumsuz etkiliyor.

Birçok ürüne zam gelince;

Ekmek üreten fırıncılar da haklı olarak ekmeğe zam talebinde bulunuyorlar.

Bir çuval un 140 TL’den 360 TL’ye çıkmış.

Doğalgaz, elektrik fiyatı artmış, maya fiyatı yükselmiş, özetle bir ekmeğin maliyeti de artmış oluyor.

Fırıncılar bu kez haklı olarak zam talebinde bulundular.

Zonguldak’ta şimdilik fiyatlarda değiştirme olmadı ama şu yöntem denendi.

Daha önce 230 gramlık bir ekmek 2 TL’den satılıyordu.

Fırıncılar tekli ekmek üretimini durdurdu, 460 gram olması gereken ikilik ekmeği 4 TL’den satarken bundan da 60 gram eksilterek 400 gramı 4 TL’den satmaya başladılar.

Önceki gün bir açıklama yapan fırıncı Şenol Şanal; “Meslektaşlarımızın artık üretim yapabilmekle ilgili bir imkanı ve gücü kalmadı” diye bir açıklama yapmış ve şunu da eklemişti; “Ülkemizde özellikle son 1-2 aydır çok yüksek maliyet artışları var, bu durum bizleri de rahatsız ediyor. 140-160 lira olan un 340 liralara çıktı. Bu maliyetin altında hiç kimsenin durabilmesi, ayağa kalkabilmesi mümkün değil.  Meslektaşlarımızın en az günlük kullandıkları undan zararı 2 bin lira, bir o kadar da diğer işletme giderlerinden ayda 120 bin lira zararı var” şeklinde sıkıntılarını dile getirmişti.

Türkiye’de son aylarda zam gelmeyen hiçbir ürün kalmadı.

Ekonomik sıkıntı büyük.

Bu sıkıntıyı elbette aşacağız, aşmasına da biraz sıkıntı çekeceğiz.

Türkiye’de ekmek tüketimi çok fazla.

Hele bu zamlardan sonra biraz boğazımızdan feragat edip ekmek tüketimini azaltacağız.

Günlük bir iki ekmek daha az alıp cüzdanımızı rahatlatacağız.

***

YENİ YILI BEKLİYORUZ

2021 yılı bir taraftan Koronavirüs salgını artarak devam ediyor.

Diğer taraftan da üst üste her ürüne gelen zamlarla boğuşuyoruz.

Dolar, EURO, benzin, altının bu kadar fazla yükselişi elbette her aldığımız ürün dövize endeksli olduğu için doğal olarak her ürüne çok fazla zam yapılıyor.

2022 yılının Ocak ayında açıklanacak emekli ve asgari ücret zamları ne olacak merak ediliyor.

Artan zamlarla birlikte yeni yılda emekli ve asgari ücrete gelecek zamlar nasıl açıklanacak.

Hükümet kanadı emekli zamlarının günün koşullarına göre açıklanacağını söylüyor.

Yüzdelik zamların yanında 500 veya Bin TL’lik bir seyyanen zammın da verileceği konuşuluyor.

Yaklaşık 7-8 bini bulan 3 bin ve altı maaş alan emeklilere en az yüzde 20 ve artı seyyanen zam verilmesi gerekiyor.

Asgari ücretin de günün koşullarına göre, aynı zamanda özel sektörde çalışanları koruyucu, kollayıcı tedbirler alınarak, işten çıkarmaları önleyici bir ücret açıklanması gerekiyor.

Ayrıca; istenen ve beklenen bir de şu konu var.

Asgari ücretten vergi alınmaması işvereni koruyucu tedbirin de alınması bekleniyor.

Bir taraftan işçiye zam verirken, özel sektör işletmecilerini de korumak gerekiyor.

Her iki tarafı da koruyup, kollarsak, her iki tarafın da zarar görmesini istemiyorsak asgari ücreti belirlerken, hem işçi mutlu olmalı, hem işveren vergi yükünü azaltmalıyız.

Emekli ve asgari ücretliler 2022 yılının Ocak ayında verilecek müjdeyi sabırsızlıkla bekliyor.

***

BİR ARKADAŞIMIZI DAHA KAYBETTİK

Eski bir gazeteci arkadaşım, Sosyal Güvenlik Kurumu personellerinden Ali Celal Abdireisoğlu’nun kalp krizi sonucu yaşamını yitirdiğini üzülerek öğrendim.

Ali Celal Abdireisoğlu iyi bir arkadaşımdı.

SGK’da bir işimiz olsa elindeki işini bırakıp bizim işimizi yapardı.

Her yanına gittiğimde önce çayımı söyler, sonra bir işimiz varsa hemen yapardı.

Temiz kalpliydi, espriliydi. Güler yüzlüydü, sevecen bir kalbi vardı.

O’nun vefatını duyunca çok üzüldüm.

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun, nurlar içinde yatsın. Allah ailesi ve çocuklarına sabır versin.