2. Abdülhamit’in rüyası Filyos Vadi Projesi her dönem konuşuluyor, tartışılıyor, siyasetçilerin de gündeminden bir türlü düşmüyor.
DYP döneminin Ulaştırma ve GAP’tan sorumlu Devlet Bakanlığı yapmış Ömer Barutçu o dönemlerde açıklamıştı.
Filyos’a 5 milyon/ton yıllık kapasiteli liman yapılacaktı, hatta bu liman İstanbul Haydarpaşa limanından da büyük olacaktı.
Barutçu’nun siyasi hayatı bitti, Filyos rüyası da bitti.
Ardından, 2002’de iktidara gelen AK Parti yine Filyos’u gündemden düşürmemiş, özellikle de eski Meclis Başkanı politikanın duayeni Köksal Toptan Filyos’u dilinden düşürmemişti.
Gelinen noktada Filyos yine konuşuluyor, yine tartışılıyor.
AK Parti iktidarı tarafından “100 yılın büyük projesi” olarak adlandırılan Filyos Vadi Projesi malum yargıya taşındı, onun için de hiçbir işlem yapılamıyor. O yüzden de, iktidarın vekilleri Filyos’u yargı yönüyle gündeme getiriyor, Çaycuma Belediye Başkanı’nın davasını geri çekmesini istiyor.
Son olarak da, AK Parti Milletvekili Faruk Çaturoğlu, TBMM’sinde Plan ve Bütçe Komisyonu toplantısında Maliye Bakanlığı’nın bütçesinin görüşülmesi sırasında, ““Maalesef, bugünkü haliyle Kamu İhale Kanunu ihtiyaçlara cevap veremez noktaya gelmiştir” diyerek, “Filyos Vadi Projesi’nin liman inşaatı iki yıldır bu işlerden dolayı yapılamıyor, gecikiyor. Artık bu tür işlemlere ‘dur’ demenin zamanı gelmiştir. Yeni bir ihale yasasına ihtiyacımız var” demişti Maliye Bakanı’nın da olduğu o toplantıda.
Faruk Çaturoğlu Plan ve Bütçe Komisyonu toplantısında bu sözleri söylerken, Filyos Belediye Başkanı ve aynı zamanda da AK Parti’den seçilmiş bir Belediye Başkanı olarak Ömer Ünal’ın “Filyos Bartın’a bağlansın” şeklindeki basına da yansıyan sözleri tartışma konusu olmuştu.
AK Parti’li bir Belediye Başkanı bu sözleri söylerse tartışmanın hangi boyutta olduğu ve iktidar partisinin Filyos’a hiçbir yatırım yapmadığı ve görmezden geldiğini işaret ediyordu.
Ömer Ünal’ın şu sözleri dikkat çekici;
“Filyos Bartın’a bağlanırsa ikinci Amasra olur! Zonguldak’ta kalırsa olmaz! Filyos Bartın sınırları içerisinde olsaydı ikinci Amasra olurdu, ancak Filyos’un bir şanssızlığı var Zonguldak’ın sınırları içerisinde kalmış. Zonguldak il sınırları içerisinde ne ikinci bir Amasra olur ne de başka bir şey olur”
O da biliyor ki, iktidar partisinin Zonguldak’a gereken değeri vermediğini, Zonguldak’a değer verilemeyince de Filyos’un yatırım alması da mümkün olmuyor.
Benim de Ömer Ünal’a bir önerim var;
Filyos Karabük’e bağlansın.
Neden bağlansın diyorum.
Çünkü Filyos bir Amasra olmak istiyor ise; Karabük’te deniz yok, Karabük milletvekilleri, yerel yöneticiler Filyos’u Amasra gibi yaparlar.
Ayrıca, Karabük’ün bir diğer şansı Mehmet Ali Şahin gibi bir vekilleri var.
Filyos Bartın’a bağlanırsa Bartınlılar pek de bu öneriye sıcak bakmaz, ama Karabük’e bağlanırsa Karabüklüler hem bu öneriye sıcak bakar, hem de denizi olmayan Karabük’ün denizi ve bir de tatil beldesi olur.
Bence Ömer Ünal adresi Bartın olarak değil, Karabük olarak vermeliydi.
***
MÜLKİYET-2/B SORUNU
Zonguldak şehir merkezinin iki önemli sorunu.
Biri Mülkiyet, ikincisi 2/B sorunu.
Zonguldak’ın yüzde 80’i hazine arazisi üzerine kurulu, dolayısıyla bu şehrin topu sorunu var. Dönemin Zonguldak Belediye Başkanı Secaattin Gonca bu sorunu aşmak için kadastro çalışması başlatmıştı.
Ayrıca, CHP eski İl Başkanı Harun Akın Mülkiyet sorununu tozlu raflardan indirerek bu sorunu TBMM gündemine taşıdı ve kanunlaşması bekleniyor.
Geçtiğimiz yılsonlarında Mülkiyetle ilgili tartışmalar, görüşler belirtilmiş siyasi iktidar ve muhalefet partileri basın yoluyla ilgili, yetkili birimlere ileterek dikkatleri çekilmişti.
Zonguldak’ın bir başka sorunu şimdilik Tepebaşı, Yeşilmahalle, Yenimahalle ve İnağzı gibi mahallelerde oturan vatandaşların derdi.
Bu mahallelerde oturan vatandaşlar iktidar, muhalefet partileri başta olmak üzere, gitmedikleri yer kalmamış, Madenci Anıtı’nda eylem bile yapmışlardı.
Ama sonuç alamadılar.
Milli Emlak Müdürlüğü Tepebaşı Mahallesi’nde evi bulunan vatandaşlara “ödeme tebligatı” göndermiş, bu tebligatlarda yazılan rakamlar hiç de öyle ödenecek gibi de değil.
Tepebaşı’nda oturanlar, “ne yapalım gitmediğimiz yer kalmadı, başvurmadığımız kapı kalmadı sonuç alamadık. Bankadan kredi çekeceğiz ödeneceğiz” diyor.
Sorunlar yumağı Zonguldak’ın bu iki sorunu neden çözülmez ki, siyasi partiler bu işleri neden ciddiye almazlar ki, vatandaşın yüzüne karşı “tamam hallettik” diyorlar, ama sonuç elde var ödeme tebligatı.
|