Teknoloji sürekli gelişiyor, akıllı telefon kullanımında Avrupa’nda en ön sıradayız, sosyal medya kullanımında da ön sıralardayız.
Fakat teknolojinin nimetlerinden gerektiği şekilde faydalanamıyoruz.
Teknolojiyi eğitim amaçlı değil de, farklı kullanıyoruz.
Akıllı telefonlar da sınırsız internet bağlantıları ile Facebook, İnstagram, Twıter gibi sosyal paylaşım hesaplarında paylaşılanlara bakar mısınız?
İnsanların yüzüne söyleyemediklerini paylaşıyorlar.
Birbirleri hakkında olumsuz yazılar yazarak, çok beğeni aldıklarında keyiften dört köşe oluyorlar.
Artık bu sosyal medya sayesinde hiç kimsenin gizliliği kalmadı.
Teknoloji geliştikçe, bizim medya da kendini geliştirmeye, gelişen çağa ayak uydurmaya başladı.
Her gazetenin bir internet sitesi var.
İnternet gazeteciliği, yazılı gazeteciliğin önüne geçmiş durumda.
Eskiden gazeteler ne kadar çok satılırsa, gazete patronu o kadar fazla para kazanır, köşe yazarı, muhabirler o gazetenin daha çok satıldığında ne kadar fazla okunduğu konusunda mutlu olurdu.
Şimdi öyle değil;
Haber veya köşe yazısı daha gazeteye girmeden, haber veya yorum anında internet sayfasına atılıyor. Ne kadar fazla tıklandığında o haberi yazan, o internet sitesinin sahibi tıklanma sayısından mutlu oluyor.
Kim daha çok tıklanırsa o gazeteci kendini ünlü bir gazeteci gibi algılar, sokağa çıktığında havası bin beşyüz olur. Herkesin yazdığı o yazıyı okuduğunu sanır.
Gazetelerin internet sayfaları tıklanma oranına göre haber yazım şekillerini de değiştiriyor bu sayede.
Toplumsal sorunları yazan, kentin sorunlarına çözüm üretebilmek, etkili-yetkili kurumları göreve davet eden, fikir üretenler değil de, belden aşağı yazanlar, dedikodu üreten, şehrin yöneticilerine, iş adamlarına, siyasetçilerine ağır ithamlarda bulunanlar maalesef onlar daha çok tıklanıyorlar.
Bunlar daha çok tıklandıkları için de “Beni daha çok tıklıyorlar, ben istediğimi yazarım, ben istediğimi göreve getirir, istediğimi görevden aldırırım” mantığı ile sözüm ona gazetecilik yaptığını sanarak, algı oluşturmaya çalışıyorlar.
Bu tip gazeteci(!)lere de maalesef bazı siyasetçiler, bürokratlar, iş adamları hem maddi, hem manevi yönden destek veriyor.
Halbu ki onlar da biliyor ki, bugün o tip gazeteciye istediğini yazdıranlar, siyasi rakiplerinin açıklarını o gazeteciye verdiklerinde, yarın para verdiği, desteklediği o gazeteci kendini yazdığında cırlamaya başlıyor.
***
Hep eskilerden örnek veriyorum;
Yeni jenerasyon gazeteciler pek bilmez.
Yeni siyasetçiler zaten bilmez.
Eskiden gazeteler tipo tekniği ile hazırlandığında, yani dökme kurşun harflerle hazırlandığında bir sayfanın ağırlığı 25 kilo idi. Muhabir haberi daktiloda yazar, dizgiciye verir, saatlerce o yazı dizilip sayfaya yerleştirildikten sonra sayfa hazırlanıp baskıya verildiğinde saatlerce emek verilen gazete okur ile buluştuğunda gurur duyardık.
O zaman gazetecilik mesleğini herkes yapamazdı.
Gazeteciliğin okulu olsa bile, gazeteci olmak için o kâğıda dökülen mürekkebin kokusunu içinizde hmeniz gerekiyordu.
Gazetecilik mesleğinin ağırlığı vardı.
Gazeteciliğin topluma karşı sorumluluğu vardı.
Toplumun gazetecilere karşı bakışı farklıydı.
O dönemin gazetecilerine güven duyuluyordu.
Şimdi öyle değil.
Teknoloji geliştikçe internet gazeteciliği boyalı basının çok önüne geçti. İsteyen istediği şekilde sosyal medyayı rahatça kullanabiliyor. İsteyen istediği gibi birilerinin hakkında yazabiliyor, eleştiriden öte ağır ithamlarda bulunabiliyor.
Eskiden gazeteciler, yaşadıkları bölgenin gelişmesi için haber-yorum ve eleştiri yapardı.
Eski gazeteciler bir eksiği haber yaptığında ilin Valisi, Belediye Başkanı, ilgili kurum yöneticisi paniğe kapılır, anında o eksik giderilirdi. Her hangi bir kurum hakkında olumsuz bir yazı yazıldığında o kurumun yöneticisi günlerce uyuyamazdı.
Şimdi öyle mi
“İt ürür, kervan yürür” misali.
Gazeteler ne yazmış kimsenin umurunda bile değil.
Gazetecilik mesleğinin geldiği son nokta aslında her şeyi açıkça ortaya koyuyor.
Eskiden tipo tekniği ile hazırlanan bir sayfanın ağırlığı 25 kiloydu. Şimdi İnternetten kopyala yapıştır yapıyorsun, aydıngere çıktı alıyorsun. Yani gazetecilik mesleği 25 kilodan 10 grama düştü.
Gazetecilik mesleğinin özeti bu.
|