|
|||
![]() |
Gazetecilik bu mudur? | ||
Çetin ÖZDEMİR | |||
inanisgazetesi@gmail.com | |||
Türkiye’nin hiçbir İl’inde, ilçesinde böyle bir gazetecilik mantığı olduğunu sanmıyorum. Gazeteci; toplumu aydınlatan, bilgilendiren, duyduğu, gördüğü haberi en açık biçimde okurlarına sunan önemli bir meslek mensubudur. Gazeteci; haber ve yorumlarıyla toplumu yönlendiren, yazı-yorum ve fikirleriyle topluma ışık tutandır. Gazetecilik mesleği de bu anlamda toplumun gözünde saygın bir meslektir ve geçmişte gazetecilik Yasama, Yargı ve Yürütmeden sonra 4. Kuvvet olarak bilinir(di). Maalesef gelinen süreçte “Gazetecilik mesleği ve gazetecilik itibarsızlaştı”, toplum gözünde “inandırıcılığını yitirdi”. Eskiden tipo tekniği ile hazırlanan gazeteler gerçekten de o günlerde gerek Devlet kademelerinde, gerek bürokraside, siyasette ve toplumun her kademesinde saygın, itibarlı bir meslekti. Bunu gelişen teknolojiye de bağlamak mümkün. Teknoloji geliştikçe gazetecilik mesleğinde de “itibar sorunu” yaşanmaya başladı. Gazetecilik mesleği gelişen teknoloji ile birlikte daha da yaygınlaşmaya yazılı basın, görsel basın, internet gazeteciliği de yaygınlaşmaya başladı. Gazetecilik mesleği yaygınlaştıkça irtifa kaybetmeye devam ediyor. “Her önüne gelenin gazetecilik yapmaya çalıştığı” bir meslek olmaya başladı. Eskiden alaylı veya okullu olan gazeteciler gazeteciliğin ilkelerini, kurallarını, haber yazım şeklini öğrenmeden mesleğe başlamazlardı. İlk önce gazeteciliğin etik kurallarını öğrenir, sonra 5N 1K ve yazım kurallarını öğretirlerdi. Şimdi gazeteciliğin okulunu okumayan, mesleğin mürekkep kokusunu bilmeyen, alt yapısı olmayan herkes gazeteci! Gerek kamu kurumlarında, gerekse piyasada iş bulamayan herkes gazeteci olabiliyor. Yaklaşık 15 yıl önce bir kişi gazete çıkarmak istediğinde Emniyet Müdürlüğü’ne başvuracak, evraklarını teslim edecek, incelenecek 3-4 ay sonra “gazete çıkarabilirsin” onayı ile gazete çıkarabiliyordun. Şimdi öyle değil, Savcılığa gidiyorsun, matbu bir dilekçe dolduruyorsun imzanı atıyorsun ertesi gün gazete çıkarıyorsun. Bir matta ile anlaş, internetin de varsa “haberleri kopyala-yapıştır” sonra bir iki basın toplantısına katıl, Vali’ye, Belediye Başkanına, milletvekillerine, siyasetçilere rahatça soru da sorabilirsin. Oldun gazeteci! *** Maalesef Zonguldak’ta mesleki anlamda yaşanan sıkıntı çok büyük. Gazetecilik mesleği gerçekten ayaklar altına alındı. Gazeteciliği bir araç olarak kullananlar. Gazeteciliği çıkar amaçlı kullananlar. Gazeteciliği bir silah olarak kullanıp, ihale peşinde koşanlar. Ya da ihale almak isteyenlere çanak tutanlar. Gazeteciliği “para verirsen iyi yazarım, vermezsen kötü yazarım” mantığı ile kullananlar. Gazeteciliği “bel altı” yazılarla, “Onur, namus, şeref, haysiyet” kavramlarını hiçe sayarak yapanlar. Gazeteciliği toplumu aydınlatma-bilgilendirme amaçlı değil kişisel çıkar için yapanlar. Maalesef bu tür kişi ya da kişileri bu meslekte görmek mümkün. Gazeteciliği kötü amaçlı kullananlar ile toplum yararına bu mesleği onuru ile yapanlar ayırt ediliyor ama maalesef bazı siyasi hokkabazlar, siyaseti hizmet amaçlı olarak değil, çıkar amaçlı kullananlar bu tür gazetecileri kullanıyorlar. Basıyorlar parayı istedikleri gibi yazdırıyorlar! Bu tür gazeteciler de, yazdıkları o “bel altı” yazılarını internete attıklarında ne kadar fazla “tıklanırsa” o kadar mutlu oluyorlar. *** Maalesef ki maalesef… Zonguldak’ta bu tür gazeteciler her dönem var. Zonguldak’ın yıllarca sorunu var iken, bu sorunlar yıllardır çözüm beklerken yine maalesef üzülerek söylüyorum ki, “bunlar düşmüşler birbirlerine”, Zonguldak’ın sorunlarını yazmak yerine birbirlerini yazıyorlar. Birbirleri hakkında “ağıza bile alınmayacak ifadeler” kullanarak, ağır ithamlarda bulunuyorlar. Bunların aslında hiç de birbirlerinden farkı yok. Bunların bazıları yıllardır aynı masada yemek yemişler, beraber yol arkadaşlığı yapmışlar, birlikte çalışmışlar ama yolları ayrılınca birbirlerinin kirli çamaşırlarını ortaya seriyorlar. “Zonguldak’ın sorunlarını yazmak yerine; sorunlara çözüm üretmek yerine” birbirlerine yazan gazetecileri üzülerek izliyorum ve diyorum ki, “Siz birbirinizi yazarak egonuzu tatmin ediyorsunuz, toplum gözünde itibarınızı kaybediyorsunuz. Gazeteciliğe güveni zedeliyorsunuz. Çok tıklanma uğruna mesleğe zarar veriyorsunuz” Yapmayın, yazık ediyorsunuz şu güzelim Zonguldak’a. Zarar veriyorsunuz gazetecilik gibi onurlu bir mesleğe.
|
|||
Etiketler: Gazetecilik, bu, mudur?, |