Hastane işi yine bilinmeyen bir denklem, ucu açık tartışmalara neden olmaya başladı.
Dönemin Sağlık Bakanı Recep Akdağ 2010 yılında Zonguldak ziyaretinde, “Yer bulun Zonguldak’a yeni hastane yapalım” önerisi ile birden harekete geçilmişti.
Yer bulmaya çalışıldı.
Nereye bakıldıysa mutlaka bir sorun çıkmıştı.
Ya TTK’nın yeri, ya DDY’nin yeri, ya da başka bir sorunla karşılaşılmıştı.
69 ambarlarının bulunduğu alana bakıldı, yer güzeldi, alan genişti.
Hastane için ideal bir yerdi.
Zemin etüt çalışması yapıldı, sondaj vuruldu.
“Dere yatağı” dendi, “zeminden su çıktı” dendi.
Ee, ne olacaktı. Başka bir yer bulunacaktı.
Herkes kendi mahallesini önerdi. Sosyal paylaşım sayfalarında alay konusu olmuştu.
Oraya baktılar olmadı, buraya baktılar olmadı.
Nihayetinde Atatürk Devlet Hastanesi’nin poliklinik binası ve lojmanların olduğu alana karar kılınmıştı.
“Tamam” dediler. İhalesi yapıldı, müteahhit de yabancı değildi. Tanıdığımız, bildiğimiz biriydi.
“Bu hastaneyi bu müteahhit yapar” dedik.
Poliklinik ve lojmanlar yıkılmaya başlandı, 400 yataklı hastane inşaatı başladı nihayetinde.
Her şey yolunda giderken, müteahhit firmanın ekonomik sıkıntı çektiği ve işi bıraktığı öğrenilince herkesin kafasında “şimdi ne olacak?” sorusu vardı.
İnşaatı duran, yarım bırakılan hastane inşaatı için ne gibi bir işlem yapılacaktı.
Devam mı edilecekti, yoksa yeni bir yer mi bakılacaktı.
Merakla beklenen bu sorunun yanıtını AK Parti Milletvekili Özcan Ulupınar vermişti.
“Yeni hastane İnağzı’na yapılacak”
Haydaaaa, ne işin var çayda misali.
Hastanenin ihalesi yapılmış, inşaatı başlanmış, temeli kazılmaya başlanmış, istinat duvarı örülmüş, bir sürü para harcanmış, müteahhit işi yarım bırakmış “yok burası olmadı, İnağzı’na yapalım”
O kadar da zenginmiyiz ki de, paramızı sokağa atıyoruz. Yeni bir ihale yapılır, yarım bırakılan iş devam eder!
Ne alaka şimdi İnağzı.
İnağzı’na yapılması düşünülen hastane işi bana göre daha önceden planlanmalıydı, inşaat başlamadan, temeli atılmadan önce düşünülmeliydi.
O kadar da para harcanmazdı.
Şu hastane işinin sadece suyunu çıkarmadılar, işin içine de ettiler doğrusu.
Şimdi;
İnşaatı başlanan yer ne olacak? İnağzı’na yapılacaksa ihale ne zaman yapılacak, ne zaman sonuçlandırılacak, ne zaman başlanacak, ne zaman bitecek?
***
69 AMBARLARININ SUYUMU ÇEKİLDİ?
Yeni hastanenin 69 ambarlarına yapılması gündeme geldiğinde, yapılan zemin etüt çalışmasında zeminden su çıktığı bunun da hastane için “tehlike olabileceği” söylenmişti ya,
O zamanlar, her kafadan ses çıkmıştı ya, hastaneyi oraya yaptırmamak için ellerinden geleni yapmışlardı ya, “sulu zeminde hastane olmaz” demişlerdi ya.
Şimdi ne oldu da 69 ambarlarına 10 tane kamu binası yapılıyor.
500 yataklı hastane için “olumsuz raporu verenler” şimdi bu 10 tane kamu binası için nasıl da “olumlu” rapor verdi?
69 ambarlarının 5 yıl içinde suyu mu çekildi de 5 yıl önce “zemin sulu” diyenler, bugün “zemin kuru” diyebiliyor.
Burada bir tezatlık yok mu?
Vardır bu işlerin içinde başka işler de çözemedik.
***
ÇATES’TE NELER OLUYOR?
“Zonguldak’ta kömür var” diye Erdemir ve Karabük Demir ve Çelik Fabrikaları kurulmuştu. Bunun yanı sıra Çatalağzı Termik santralini de kurdular.
Çates yıllardır devlet kurumu olarak enerji üretimini gerçekleştirmişti.
Özelleştirilmesi gündeme geldiğinde, bu kurumu “Zonguldaklı müteşebbisler alsın” denmişti.
“Zonguldak’a katma değer sağlayan, istihdama öncülük eden Zonguldaklı işadamları bir araya gelsin Çates’i alsın” istenmişti.
Özellikle de, kömür üretimi yapan TTK ve özel kömür işletmeleri bir araya gelip “konsorsiyum” oluşturup, Çates’e talip olmaları istenmişti.
İhaleye çıktı, ihale günü geldi.
Ankara’da yapılan ihaleye Zonguldak’tan Demir Madencilik ve birkaç işletme girmişti.
Açık artırma ile yapılan ihale, televizyondan da canlı yayınlanmıştı.
Birkaç firma çekilmiş, Demir Madencilik ile Elsan firması kalmıştı.
En son 351 milyon dolarlık rekor bir teklifle Çates Demir Madencilik’te kalmıştı. Sonrasında yaşanan ikinci bir teminat krizi ile Çates ihalede ikinci olan Denizlili Elsan şirketine kalmıştı.
Elsan şirketi de, çalışanların maaşları ve aldığı kömürlerin parasını ödemekte sıkıntı yaşıyordu.
İhalede rakamı yükselten Elsan ekonomik sıkıntının içine düşmüş son olarak da, 140 işçi birkaç gündem beri eyleme başlamışlardı.
Şimdi soruyoruz, Çates’te, yani Elsan’da neler oluyor?
Ortaya atılan söylentilerle ilgili Elsan yetkilileri kamuoyuna bir açıklama yaparak, kamuoyunun merakla beklediği sorulara ve gelişmelerle ilgili bilgi verirse, Zonguldak insanının psikolojik olarak rahatlatmış olacaklardır.
Zonguldak ve Türkiye için Çates önemli bir enerji kurumu.
|