|
|||
![]() |
HAYAT DEVAM EDİYOR… | ||
Arife GÜLERYÜZ | |||
inanisgazetesi@gmail.com | |||
Hayat devam ediyor ve devam edecek. İnsan doğarken doğmayı yaşarken yaşamayı, ölürken ölmeyi öğrenir. Hayatın sürekliliği ve neslin devamlılığı, bedenin mikro evren özelliği içinde mevcut olup, nesiller boyu edinilen deneyimler, doğal şartlara uyumluluğu sürekli geliştirir. Bu gelişme; bedenin savunma mekanizmasını her halükarda güncelleyerek, her karşılaştığı dışsal tesirleri bertaraf edecek seviyede dirençli tutar. Tarih boyunca muhtelif salgınlardan kalanlarla hayatiyeti devam ettiren insanlık, COVİD–19 da atlatıp yoluna devam edecektir. COVİD-19 virüsü bulaşan insanlarda Ülkemiz ölçeğinde ölüm oranı 1üzde 2,4 tür. Bu rakam ABD yüzde 3, Belçika yüzde 10,7, İtalya yüzde 12,4, İngiltere 11,3, Fransa 7,7 Çin 5,3 vs., Bu hasatlığın sürekli konuşuluyor olması ve aile toplanmalarında bile konuların başında yer alması, aslında insanları uyanık tutarken bir yandan da kaygı ve endişe altına girmesine yol açıyor. İnsan organizmasının muazzam sistemi her türlü hastalık veya dışsal etkilere uyum sağlama yeteneği ile yaratılmıştır. Ancak insan sürekli kendini güvende hissetme gibi önlenemez bir ihtiyaç güdüsüne sahiptir. Bu güven duygusu tehdit altına girdiğini hissettiği an hazır bekleyen savunma mekanizması harekete geçer. Aslında; insanı COVİD-19 virüsü değil insanın kendi savunma hücreleri öldürüyor. Virüsü tespit eden savunma hücresi olağan yöntemle bertaraf edemediği virüsü yok etmek isterken, virüsün işgal ettiği hücreyle birlikte yok ederken yok ettiği hücre nedeniyle ilgili bölgede hasar oluşmaktadır. Bilim insanları bu noktaya yoğunlaşmış olup, kendi savunma hücremizin virüsü bertaraf ederken kendi hücremizle beraber öldürmesini önlemeye çalışıyorlar. Bu anlamıyla İnsan organizması, savunma mekanizmasını bu virüsün direncini kırıp, kendi hücremize zarar vermeden bertaraf etmeyi öğrenecek. Yani güvendeyiz. Güvendeyiz ama bireylerin bu süreçte yapması gerekenleri ihmal etmemesi gerekiyor. Aslında insanlığın öğrendiği bazı davranışlar gibi COVİD-19 a karşı korunmayı normal bir rutin olarak uygulamayı öğrenmeliyiz. Yaşam alışkanlıklarımızdan olan bir örnek, “ben gribim tokalaşmayalım diyoruz” grip olan kişi başkalarına geçmemesi için tokalaşmıyor kucaklaşmıyor, diğer kişilere karşı mesafe koyuyor bu bir alışkanlık olduysa, bu alışkanlığı COVİD-19 için bira daha ciddi uymayı öğrenmeliyiz. Devletimiz asli görevlerinden biri olan toplum sağlığı açısından, teknolojinin bütün kabiliyetlerini insanımıza sunabilecek güçte ve imkânlara sahip olduğunu görüyoruz. Devletlerin en öncelikli görevlerinden olan, her bireyin sağlığının güvence altında olup, gerekli bütün sağlık hizmetleri ücretsiz olarak sunuluyor. T.C Devleti olarak birçok gelişmiş ve zengin devletlerden çok daha ileri seviyede sağlık altyapı ve sosyal güvenlik hizmetleri her vatandaşa eşit faydalanma hakkını kullandıracak seviyeye de muktedirdir. Birey olarak bizler den istenen bulaştan ve bulaştırmaktan korunmayı alışkanlık haline getirmek için titiz olmaktır. Fizik mesafe, maske ve temizlik konusunda tam bir alışkanlık içinde olursak üzerimize düşeni yapmış olmalıyız. Maskesiz yüksek sesle konuşan kişinin tükürük damlacıklarındaki virüs havada 8 ila 14 dakika kalabiliyor. Ekmek parası için yer altında kömür kazan maden kazan insan ne kadar riski göze alıyor. Her türlü riske rağmen hayatın devam etmesi gerekiyor. Hayatımızda hastalıklar bir risk olduğu gibi iş hayatımız normal hayat şartlarımızda da riskler vardır. Önemli olan bu risklerle birlikte yaşamayı öğrenmektir. Hayatta öngörülebilir riskler vardır, öngörülemeyen riskler vardır. Devletimiz öngörülebilir veya öngörülemeyen risklere karşı ne gibi alışkanlıklar edinmemiz gerektiğini bize öğretecek bilim insanları ile ilgili kurum ve kuruluşlarla hizmetimizdedir Bu oran araba kazası için 90'da bir, yangın için 250'de bir, hortum için 60 bin’de bir, yıldırım için 135 binde bir, köpekbalığı saldırısı için 8bin’de bir. Üzerinize bir göktaşı düşme olasılığını hesaplamak, böyle olaylar çok nadiren gerçekleştiği için hayli zor. Yine de TulaneÜniversitesi yerbilimleri profesörü Stephen A. Nelson, 2014 yılında yayımladığı bir çalışmasıyla bu olasılığı hesaplamayı denemiş. Nelson'a göre bir göktaşı, asteroit veya kometçarpmasıyla ölme olasılığımız bin 600’de bir. "Bir kasırganın, bir yıldırımın ve bir hortumun aynı anda sizi bulma olasılığı, size bir göktaşı çarpma olasılığından daha büyük," (kaynak NTV haber 16.02.2016) |
|||
Etiketler: HAYAT, DEVAM, EDİYOR…, |
|