Para her şey değil elbet.
Paranın açamayacağı kapılar da var muhakkak.
Öyle insanlar biliyoruz ki, çok parası var ama her şeye çare bulamıyor, bazen de çaresiz kalıyorlar.
“Kefenin cebi yok” derler ya, tam burada para bir yere kadar lazım olabiliyor.
Bir insan için en önemlisi sağlık, sağlık olmayınca hiçbir şeyin kıymeti olmuyor.
Dünyanın en zengin insanı da olsan, sağlığına çare bulamadıktan sonra neye yarar.
En önemlisi sağlık dedim ya, bir insan için en önemli bir diğer kavram da yürek.
“Çok zengin olup da yüreksiz olacağıma, az param olsun yürekli olayım” bu her şeye bedel aslında.
Bu söz nereden aklıma geldi de bu konuyu yazmak zorunluluğunu htim.
Bu yazıdaki ilham kaynağım Zonguldakspor Kulüp Başkanı Süleyman Caner oldu.
Her zaman dürüstlüğüne, kişiliğine, karakterine inandığım, güvendiğim şehri ve başkanı olduğu Zonguldakspor için uyku bile uyuyamayan, sabahın erken saatlerinde elindeki iki telefonla kulübe para bulmak için çırpınan, takvim satarak futbolcuların primlerini ödeyen, takımı deplasmanlara gönderebilen, her türlü yokluk ve olumsuzluklara rağmen, parası ve sahası bile olmayan Zonguldakspor’u Bölgesel Amatör Lig’den alıp, bugün 2. Lig Beyaz Grup Play-Off mücadelesi içinde yer almasını sağlayan cefakar Başkan Süleyman Caner, son Erzurum galibiyeti sonrası çok güzel ve yerinde bir laf etmiş.
Demiş ki;
“Bizim için çok önemli bir galibiyet. Rakip 10 trilyonluk bir takım. Biz ise 2 trilyonu bulmayan bir bütçe ile mücadele ediyoruz. Buna rağmen futbolcular yüreği ile oynuyorlar. Kalbiyle oynuyor. Tüm Zonguldak’a sesleniyorum. Durumu iyi olan kardeşlerimiz, iş adamlarımız bu takıma sahip çıksınlar. Destek olun. Bakın yürek olunca neler oluyormuş”
Sizce de Başkan Caner’in bu ifadeleri anlamlı değil mi?
Parasız bir takımın oyuncuları, paralı ve bütçesi geniş takımlara karşı “yürekleriyle oynuyor”, önemli olan para mı? Yürek mi?
Yukarıda bahsetmiştim; para her derde çare olamıyor.
Başkan Süleyman Caner bu takıma para bulabilmek, bu takımı sahaya çıkartıp, aslanlar gibi savaşmasını sağlamak için her türlü fedakarlığı yapıyor. Dar bütçeyle, adeta milli mücadele yapıyor.
Bu şehirde hiç mi bu takıma 3-5 bin TL katkı yapacak siyasetçi, iş adamı, sanayici, tüccar yok?
Siz Sayın AK Parti ve CHP milletvekilleri; siz bildiğim kadarıyla ayda 17 bin TL. maaş alıyorsunuz. Yılda bir kez olsun bu takım için 5 bin TL. veremez misiniz?
İsterseniz verirsiniz!
Bu takım başarılı olduğunda Kırmızı-Lacivert atkıyı takıp şeref tribününde oturmasını biliyorsunuz, peki neden bir katkı sağlamıyorsunuz.
Bu şehrin ve bu takımın sahibi kim?
Seçim zamanı geldiğinde oy istemesini biliyorsunuz da, neden parasal destek yapmıyorsunuz bu şehrin takımına.
Bu takımın futbolcuları, belki de ceplerinde parasız sahaya çıkıyor.
Belki de eşlerine, çocuklarına harçlık verebilecek paraları bile yok.
Ama onların yürekleri var, bu çocuklar yürekleriyle sahada ter döküyorlar.
Bu futbolcular sahada yenildiklerinde kızıyorsunuz, bağırıyorsunuz hiç sordunuz mu Başkan Caner’e, “Başkan biz Zonguldakspor için ne yapabiliriz. Eksiğiniz var mı, Ankara’da bizden ne gibi yardım talep ediyorsunuz, ne gibi sorununuz var” dediniz mi?
Dolayısıyla, milletvekilleri, STK’lar, iş adamları size hatırlatıyorum.
Bu takım parasız halde Erzurum gibi 10 milyonluk bir bütçeli takımı yenebiliyorsa, demek ki parası olsa bugün Fenerbahçe’yi, Beşiktaş’ı, Galatasaray’ı da yenebilir.
Bu takımın futbolcularında mangal gibi yürek var.
***
GMİS’İN HAVZA RAPORU
Genel Maden İşçileri Sendikası tarafından, “Zonguldak Havzası Kömür Madenciliği Potansiyeli ve TTK” başlıklı, bilimsel bir rapor hazırlanıyor.
Bu raporu, BEÜ Maden Mühendisliği Bölümü’nden Maden Mekanizasyonu ve Teknolojisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Nuri Ali Akçin, Maden İşletme Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Vedat Didari ile Maden Mühendisliği Bölümü Başkan Yardımcısı Yrd. Doç. Dr. Erdoğan Kaymakçı hazırlıyor.
Rapor tamamlanmak üzere. Bittiğinde, TTK ve Rödevanslı sahaların genel durumu, Zonguldak kömür havzasının potansiyeli, kömür rezervleri ve birçok konuda hem bizleri, hem ilgili kurumları, hem de hükümet kanadını detaylarıyla aydınlatacak.
Şimdiden bu raporun tüm kamuoyuna ışık tutacağı kesin. Bilimsel anlamda hazırlanan bu rapor doğrultusunda TTK’nın geleceği de bu rapor sayesinde yeniden tartışılmaya zemin hazırlanacak gibi görünüyor.
Bekleyelim, görelim.
|