Yıllar öncesinin siyasi partileri genel ve yerel seçimlere girerken, çeşitli organizasyonlar, animasyonlar, afiş, billboard, gazete ve televizyonlar için en güzel etkileşim aracını kullanır, seçmenin gözüne ve ruhuna hitap etmek için birbirleri ile yarışıyordu.

Özellikle de, seçim müzikleri her siyasi parti için çok önem taşıyor, o günün hit olmuş sanatçı ve şarkılarını büyük paralar harcayarak kendi siyasi görüş ve seçmeni etkileyecek söylemlerle şarkıları seçim meydanlarında çalıyorlardı.

O dönemlerde gerçekten de seçmen siyasi parti veya parti liderlerinin söylemlerine bakmıyor, hangi parti daha güzel şarkı yapmış ise yönünü o tarafa çeviriyordu.

Seçim şarkıları o dönemlerde seçmeni ikna ediyor, bir anlamda da sandığa gitmeleri ve oy kullanmalarını sağlıyordu.

O dönemlerde, siyasi partilerin müzikleri, siyasal etkileşimlere ve gelişimlere yol açabilmekteydi.

Müziğin siyasal ilişkilerde destekleyici rol oynadığını, politik bir tarihinin de var olduğunu ve müziğin her çağda siyasal görüşlerin bir taşıyıcısı konumunda olduğunu biliyoruz.

Parti müziklerinin kitlelere ulaştırılmasıyla adaylar halk tarafından fark edilip tanınır,  şarkı sözleri ve uyarlanan müzikler sürekli çalınarak hatırlatılır ve adayların halkın gündeminde kalması sağlanırdı. Şarkılar, uzun zaman politikada rekabet edeceklerin önemli propaganda araçları arasında yer alıyordu.

Bu nedenle müzik, duygulara hitap eden yanıyla siyasi partilerin seçim dönemlerinde kullandığı argümanlar arasındaydı ve seçmeni ikna edici mesajın etkinliğini arttırabilmekteydi.

Seçim müziğinin, halkın düşüncelerini kendi ideolojisi içinde tutması düşüncesi, şarkı söyleme yolu ile toplumsal ya da siyasal hayata hareketlilik kazandırmaktaydı.

Geçmişten günümüze baktığımızda özellikle de seçim dönemlerinde siyasi partiler, seçime girmeden önce seçmeni etkileyici tüm argümanları bir havuzda toplar, bunlara önemli bir bütçe hazırlar ve seçime girerlerdi.

Geçmişten günümüze hafızamızı bir yokladığımızda; 2002 yılı öncesindeki siyasi partilerin akıllarda kalan seçim müzikleri hala söylenir, hala akıllarda kalan bir hatıralardı.

1980’li yıllarda Turgut Özal’lı Anavatan Partisi’nin, “Arım balım peteğim. Hadi bakalım kolay gelsin, bir acayip zor yarış”, Tansu Çiller’li DYP’nin müziği “Haydi Türkiyem ileri”, “DYP başta kırat şahta”, Bülent Ecevit’in DSP’si “Gözün aydın Türkiye ak Güvercin geliyor”,  o dönemin Refah Partisi ve Necmettin Erbakan’ın seçim müziği “Müjdeler olsun Refah geliyor” şarkıları vardı.

CHP’nin kullandığı seçim müzikleri arasında “Geliyor Kılıçdaroğlu” gibi şarkılar hafızalarda yerini hala koruyor.

3 Kasım 2002 yılında iktidara gelen AK Parti o günün koşullarında vatandaşın kulağına hoş gelen, “Aynı yoldan geçmişiz biz. Aynı sudan içmişiz biz. Bir daha, bir daha, Dombra” ve daha birçok vatandaşın kolayca söyleyebileceği, hafızalarda kalan şarkılarla seçimleri kazanmışlardı.

Müzik insan ruhuna hitap ettiği kadar, siyasetçilerin de sıklıkla kullandığı bir enstrüman olduğu ve etkilenişim aracının en güzeli olduğu biliniyor.

***

Sözü fazla da uzatmadan, seçim ve siyasi partilerin hit olmuş müzikleri günümüzde hala güncelliğini koruyor.

En son Megastar Tarkan öyle bir müzik yaptı ki, şimdiden muhalefet partileri bu “Geççek” şarkısını seçim meydanlarında kullanmak için heveslenseler de, Tarkan bu şarkıyı siyasi görüş olarak yazmadığını, tamamen içgüdüsel ve duygusal olarak yazdığını ilk başta açıklayarak, bir anlamda bu “Geççek” şarkısının siyasete malzeme yapılmaması konusunda tavrını da ortaya koymuştu.

Aslında Tarkan’ın bu “Geççek” şarkısı ilk söylenmeye başladığında muhalefetin çok hoşuna gitmiş bunu “seçimde kullanırız” şeklinde heveslenseler de, Tarkan’ın bu açıklaması muhalefetin geri adım atmasına etken olmuştu.

Tarkan’ın söylediği ve herkesin dilinde olan “Geççek” şarkısı Pandemi döneminde yaşanan ekonomik, sosyal ve psikolojik açıdan bakıldığında büyük bir kitlenin “tam da bizim duygularımızı yazmış” şeklinde yorumlanmış olması da bu “Geççek” şarkısının uzun yıllar hafızalarda kalacağı muhakkak.

Ayrıca;

2023’de yapılacağı belirtilen genel seçimlerde Tarkan bu “Geççek” şarkısını hiçbir siyasi partiye seçim şarkısı olarak vermese bile muhalefet partileri bu şarkı ve sözlerinden esinlenerek buna benzer bir şarkı için şimdiden hazırlanması da öngörülebiliyor.

Son söz.

Geçmişten günümüze kadar gelen süreçte seçim dönemlerinde özellikle şarkılar, müzikler ve şarkı sözleri etkileşim aracı olarak kabul ediliyor ve partilerin seçim programlarının yanı sıra seçim müziklerinin de önemli bir karar mekanizması olarak kabul görüyor.

Seçim tecrübeleri de bunu gösteriyor.

Hadi bakalım kolay gelsin.  Bir acayip zor yarış.