Zonguldak’ın o kadar çok sorunu var ki.
Siyasetçiler dosyalarla ilgili Bakanlıklara gitmekten, bürokratlar kafa yormaktan! Gazeteciler o sorunları dile getirmekten gına geldi artık.
Bazen öyle oluyor ki, şehrin temel sorunları dururken, gereksiz yere ortaya atılan tartışmalar da gündemi meşgul ediyor.
Bu gereksiz tartışmalar değil mi ki, Zonguldak’ın sorunlarını çözümsüz bırakan.
Üzerine vazife olan da konuşuyor, vazife olmayan da konuşuyor.
Lafa gelince herkes bu şehrin sahibi.
Lafa gelince herkes bu şehri herkesten daha çok seviyor.
Lafa gelince herkes her konuda uzman.
Bu şehrin onlarca sorunu varken, küçük hesaplar peşinde olanlar, küçük işlerle günü kurtarmaya çalışanlar aslında kendi egolarını tatmin ediyorlar.
Kentin sorunları ile değil, kendi sorunlarını çözmeye çalışanlar var bu memlekette.
Bu şehrin öncelikli sonları;
1-Şehir içi trafik sorunu.
Özellikle Gazipaşa Caddesi, Güven kavşağı, Soğuksu ve Acılık güzergahlarının acilen düzenlenmesi lazım ki, bunun için de Mithatpaşa ve Üzülmez tünellerinin acilen tamamlanması gerekiyor. Şehir içine Tır, kamyon ve büyük tonajlı araçların girmemesi lazım. Ayrıca, bu kentin trafik sorunu sadece araçların geçişini düzenlemekle olmaz, bu şehrin çok katlı bir otoparka ihtiyacı var.
Çok katlı otoparkı nereye yapacaksınız derseniz.
Gayet basit;
Şehrin içinde hal binası olmaz.
Hal binasını taşırsınız Asma tarafına, buraya da 7-8 katlı otopark yaparsınız. Alt katları ilçe ve köy minibüslerine verir, diğer katlara otopark yaparsınız. Bu sayede hem şehir merkezindeki gelişi güzel parkları önlersiniz, hem de Belediye’ye ekonomik girdi sağlarsınız. Trafik sorununu da böylece halletmiş olursunuz.
2-Lavuar alanı tam bir yılan hikayesine döndü.
TTK’nın kömür yıkama tesisi olarak kullandığı Lavur binası yaklaşık 10 yıldan beri şehrin ortasında perişan, dağınık, ne olduğu belirsiz, sahipsiz, ucube bir halde duruyor. Bu alan için proje hazır sadece Belediye, TTK ve Milli Emlak Müdürlüğü bir araya gelecek sorunu çözecekler.
Bu üç kurum bir araya gelemiyor maalesef. Belediye ile TTK gelse, Milli Emlak gelmiyor.
Lavuar alanı meselesini çözemeyen, bu binlerce metrekarelik alan şehrin ortasında sırıtıyor.
3-Dere ıslahı yapılamıyor
Siyasetçilerin vazgeçemediği, seçim broşürlerinin ilk sayfalarını süsleyen Çaydamar ve Üzülmez dereleri ne yazık ki, bir türlü ıslah edilip, çevre düzenlemesi yapılıp, görsel güzellikler katılarak şehre kazandırılamıyor maalesef. Kastamonu dere ıslah işini yıllar önce çözdü. Eskişehir Porsuk çayını biliyorsunuz anlatmaya gerek bile yok. Zonguldak’ta şehrin ortasından çevreye pis kokular yayarak limana süzülen Zonguldak deresi, ünlü şair Orhan Veli Kanık’ın yazdığı gibi artık siyah bile akmıyor.
4-Kentsel dönüşümde çok gerideyiz
Bu şehir kurulurken, nüfus planlaması fiziki gelişim sağlayacak projeler geliştirilmemiş, şehir 3 dağın arasına sıkıştırılmış, Hafza-i Fahmiye kanunundan da yararlanılarak hazine arazilerinin üzerine yapılan tapusuz binalar nedeniyle kentsel dönüşüm sağlanamamış olması, şehrin gelişmesine de engel teşkil eden etkenler olarak gösterilebiliyor. Bu şehrin öncelikli sorunları arasında gösterilen kentsel dönüşümün de başlaması gerektiğini herkes biliyor ama nereden başlanacak o belli değil.
5-Mülkiyet ve 2/B sorunu henüz çözülmedi
Zonguldak’ın bir başka sorunu Mülkiyet. Şehrin yüzde 80’nin tapusu bile yok. 1 Kasım seçimleri öncesinde TBMM’nin gündemine getirildi, yasa çıkacak denildi, siyasi partilerin genel başkan yardımcıları, bu konu için uğraşlar verdi ama hala net olarak sorun çözülmüş değil. Şehrin bir başka sorunu 2/B. Bu sorunu iktidar partisi Belediyeye, Belediye Milli Emlak’a topu attı. Sonuçta 2/B mağduru vatandaşlar belirlenen rakamları ödemek zorunda kaldılar.
6-69 ambarları şehrin önünü açacak
Şehrin Ankara girişinde mezbelelik bir halde duran 69 ambarları, Zonguldak Valisi Ali Kaban’ın şahsi gayretleri ile bir noktaya geldi. Yaklaşık 14 kamu kurumu 75 bin metrekarelik alana kendi binalarını yaparak hem şehrin önünü açmış olacaklar, hem de şehrin Asma tarafına doğru kaymasına katkı sağlayacaklar. 69 ambarlarındaki depolar yıkıldı. Kurumlar kendi projelerini yapıyorlar, ihale aşamasına kadar getirdiler inşaat başlarsa en az 2-3 yıl içerisinde burası görsel güzellikleriyle güzel bir yer olacak.
7-TOKİ sorunu bilinmeyen bir denklem
Kentsel dönüşüm projesi adı altında Başbakanlık Toplu Konut İdaresi Başkanlığı’nca Çınartepe Baştarla Mahallesi’ne 2 bin 500 adet toplu konut yapılacak. TOKİ’nin yapacağı bu konutlar için TTK’nın eski binaları yıkıldı. Birkaç bina daha yıkıldı, TOKİ bunlara kira ödemelerine başladı ama henüz tam olarak buradaki sorun giderilemedi.
8-Gümrük Müdürlüğü, eski Tekel binası şimdilik beklemede
Yine Vali Ali Kaban’ın özel gayretleriyle yıkımı gerçekleştirilen eski Gümrük Müdürlüğü ve Tekel binasının yıkımı gerçekleştirildi. Bu alanlar şimdilik boş, buralar için yeni projeler hazırlanıyor ama ne zaman başlanacak, ne zaman bitecek henüz belli değil. Özellikle eski Tekel binasının bulunduğu alan yeşil alanlar ile halkın kullanımına açılacak fakat TTK’nın Sağlık İşleri Müdürlüğü ile Kızılay Kan Merkezi binalarının da yıkılması bekleniyor.
9-Zonguldakspor kendi yağında kavruluyor
Bir zamanların Türkiye liglerindeki 3 büyüklere kök söktüren, Türkiye’nin en zengin kulüpleri arasında başta yer alan Zonguldakspor yıllardır adeta kendi kaderi ile baş başa mücadele veriyor. Toplama paralarla mücadelesini sürdüren bu kulüp Başkan Süleyman Caner’in gayretleriyle ayakta tutunmaya çalışıyor. Nerede bu şehrin sahipleri, nerede bu şehrin siyasetçileri, nerede bu şehirden para kazananla, nerede bu şehrin kurumları.
10-Zonguldaklılık bilinci oluşturulamadı
Zonguldak’ta çözüm bekleyen onlarca sorun var iken, bu sorunları çözmesi beklenen siyasi iktidara baskı oluşturabilecek, gerçekten bu şehri seven yerel yöneticiler, sivil toplum örgütleri, dernek ve odalar olmak üzere herkes ayrı havalardan çalıyor. Mikrofon başlarında, gazetelere yaptıkları açıklamalarda şehre sahip çıkıyorlar ama iş uygulamaya geldiğinde herkes kapının arkasına saklanıyor. Bu şehirde öncelikle “Zonguldaklılık bilinci” oluşturulamadığı için birlik ve beraberlik de sağlanamıyor. Bu şehir yıllardır gerçek sahibini arıyor, bulamıyor.
Bu şehirde daha yazmadığımız onlarca sorun var ve bu sorunlar çözüm bekliyor.
Siyasetçi ayrı, bürokrat ayrı, yerel yönetimler ayrı, sivil toplum örgütleri “ortak noktada” buluşamayınca onlarca sorun daha çook bekler. Bizler de yazar dururuz.
|