Dün, 2015’in son gününü tamamladık, bugün yeni yıldan ilk günü karşılıyoruz.
Her yeni bir yıl, yeni bir umudu taşıyoruz.
Güzel dilekler, güzel sözler, insanların birbirlerine sevgi dolu sözcükleri.
Eskiden insanlar sevdiklerinin bayram günlerini, yeni yıllarını tebrik kartlarıyla PTT vasıtasıyla ulaştırırdı.
En güzel tebrik kartları seçilir, kartların arka kısmına en güzel dilekler yazılırdı.
Daha sonra cep telefonları çıktı, SMS’lerle mesaj geçilirdi.
Karşı cevap geldiğinde yine mutlu olurduk.
Şimdi öyle değil;
Sosyal medya yaygınlaştı.
Messencer, Skype’den sonra hayatımızın her alanına giren Facebook, Twıter, Instagram ile sevdiklerimize ulaşabiliyor, mesajlaşabiliyoruz.
Sosyal medya yaygınlaşınca ne oldu.
Güzel mi oldu bilmiyoruz ama toplum olarak sosyal medyayı da doğru kullanmasını bilmiyoruz gibi geliyor bana.
Hele akıllı telefonlar çıktı ki, insanlar birbirleriyle sohbet edemez oldu.
Yine eskiden bir örnek vereyim.
Evde otururken; anne, baba ve kardeşler arasında sohbet edebiliyorduk. Anne, babalarımızın anılarını dinleyebiliyorduk.
Televizyonlardan sonra akıllı telefonlar da evdeki huzurumuzu bozdu. Evimizde bile çocuklarımızla sohbet edemez olduk.
Arkadaşlarımızla buluştuğumuzda da aynı şekilde sohbet edemiyoruz.
Herkesin elinde akıllı telefon, “kim kiminle ne yapmış, kim kimi kandırmış, kim kiminle çıkıyor” onları takip ediyor, bir de selfie çekip anında Facebook, Twıter, Instagram’da paylaşıyor “kaç kişi beğendi, kaç kişi yorum yaptı” onu takip ediyoruz.
Sohbet, muhabbet yok.
Sosyal medya hayatımıza girdiğinden bu yana samimiyet de kalmadı.
Dostluk, arkadaşlık, sevgi, saygı zaten kalmadı.
Sosyal medya hayatımıza bir virüs gibi girdi. Bu virüsü temizleyecek antivirüs programını henüz bulamadık.
Çağa ayak uyduruyoruz, hızlı gelişen teknolojiyi yakından takip ediyoruz da, toplumun büyük kesimi dejenere olmuş gibi görünüyor.
Akıllı telefonlar ve sosyal medyanın hızlı gelişimi kötü niyetli kişilerin de kolayca insanları kandırabilme yöntemlerini de kolaylaştırdı.
Dolandırıcılar, sosyal medyayı da kullanarak insanlara kolayca ulaşabiliyor, insanların kimlik bilgilerine kolayca ulaşabiliyor. Telefonlara atılan art niyetli mesajlara inanan insanlar bu kişilerin tuzağına düşebiliyor.
Bu da neden kaynaklanıyor.
İnsanlar sosyal medyayı, akıllı telefonları iletişim vasıtası olmaktan çıkardıkları için kötü niyetli kişilere alet olabiliyor.
Emniyet, Jandarma vatandaşları, “Kendini, polis, savcı gibi tanıtanlara aldanmamaları” konusunda uyarmalarına rağmen yüzlerce kişi ya bankalardaki birikimlerini, ya da kredi çekerek bu kişilere alet olmuştu.
Sosyal medya doğru kullanıldığında, bunun bir iletişim aracı olarak kullanıldığında böyle olayların yaşanacağını tahmin etmiyorum. Dolandırıcılar da bu yöntemlerle insanları kandıracağını sanmıyorum.
Tabi bu insanlara inanmamak ve sosyal medyayı doğru kullanmak koşuluyla.
***
YİNE DE MUTLU YILLAR ZONGULDAK
Yeni bir yıl yeni bir umut dedik.
Zonguldak 2015 ve ondan önceki senelerde umduğunu bulamamıştı.
2015’de Zonguldak’ta özellikle TTK’nın durumu, Rödevans saha işletmecilerine yüklenen ek maliyet henüz giderilemedi. Rödevas işletmecilerine sözler de verilmiş olmasına rağmen, beklentiler 2016’ya bağlandı.
AK Parti hükümeti döneminde başlayan diğer yatırımlar da var elbet.
Özellikle trafik sorununu çözecek, Gazipaşa Caddesini büyük ölçüde rahatlatacak olan Mithatpaşa tüneli, Üzülmez 1 ve 2 tünelleri, duble yollar 2016 yılında biter diye umut ediyoruz.
Her seçim döneminde ağızlarda sakız olan Filyos vadi projesi için önemli adımlar atılır diye bekliyoruz.
TTK’ya işçi alınıp, üretimi artırılır diye umuyoruz.
Lavuar alanı sorunu çözülür; TTK, Zonguldak Belediyesi ve Milli Emlak Müdürlüğü AK Parti hükümetinin de desteği ile uzlaşırlar da bu alan şehre kazandırılır diye hayal ediyoruz.
Şehrin genel sorunları 2016’da çözülür de insanlar huzur ve mutluluk içerisinde tarihi, doğası, denizi, güneşi ile emek ve turizm şehri olan Zonguldak’ın bu makus talihini yeneriz diye iyi dileklerde bulunuyoruz.
Zonguldak 2016 yılında; yatırım ve istihdam yönünden kalkınma-gelişme ve güzelleştirme yılı olsun istiyoruz.
Bir şey daha bekliyoruz ve diliyoruz.
Zonguldak’ta yıllarca özlenen-beklenen “birliktelik, samimiyet” duygusunun öne çıkması.
Siyasetçilerin, bürokratların, sivil toplum örgütlerinin, basının ve tüm Zonguldak halkının “sorumluluk bilinci” taşıyarak, “Zonguldaklılık bilinci”nin oluşturulması ve bu bilinçle sorunların çözümü konusunda herkesin belki klasik bir söz olacak ama “taşın altına elini koyması” gerektiğine inanıyorum.
Yeni yıldan beklentilerimiz elbette bunlarla sınırlı değil.
Bu saydıklarımız yapılırsa zaten sorunların aşıldığını göreceğiz.
Yine de mutlu yıllar diyoruz.
Yeni yılın ülkemize ve Zonguldak’a yeni bir umut ve mutluluk getirmesini diliyorum.
Bugün yeni yılın ilk günü.
Bugünden başlayarak temennilerimiz, dileklerimiz iyi niyetli olsun, her şey Zonguldak için olsun diyorum.
|