CHP Zonguldak il Başkanlığı’nca “Türkiye’de taşkömürünün sorunları ve çözüm önerileri” konulu “Taşkömürü Çalıştayı” düzenlendi.
Çalıştaya; CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun yanı sıra, TTK eski Genel Müdürleri Ömer Yenel, Rıfat Dağdelen, GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci, GMİS eski Genel başkanları Ramis Muslu, Eyüp Alabaş, TMMOB Maden Mühendisleri Odası Genel Başkanı Ayhan Yüksel, Zonguldak TSO Başkanı Metin Demir’in yanı sıra konunun uzmanları ile bazı siyasi parti il başkanları katıldı. 
CHP’nin düzenlediği çalıştayda hemen herkes vardı ama bir tek TTK Genel Müdürü veya TTK üst düzey yetkilileri yoktu. Neden katılmadıklarını bilemiyoruz, davet edilmediler mi onu bilemiyoruz, mazeretleri neydi o da bilinmiyor ama bu gibi önemli siyaset üstü bir programa TTK Genel Müdürü Kazım Eroğlu veya TTK’nın üst düzey yöneticileri katılmalıydı. 
“Taşkömürü Çalıştayı”nda siyaset yoktu, sadece TTK’nın içinde bulunduğu durum ve TTK’nın Zonguldak ve Türkiye gerçeği konuşuldu. 
GMİS Genel Başkanı Ahmet Demirci konuşmasında, Türkiye’nin Zonguldak’a ihtiyacının olduğu, TTK’nın ekonomiye verdiği önemli katkıları anlatırken, bugün TTK’da işçi sayısının 7 bin 500’e gerilediğini, üretim miktarının da yıllık bir milyon tonun çok altına gerilediğini ifade etti ve yer altında ekonomiye kazandırılması beklenen 1,5 milyar ton kömür rezervinin bulunduğunu belirtip, bu kömürü üretip hem Zonguldak’ın, hem de Türkiye’nin kazanmasını istediklerini söyledi.
TSO Başkanı Metin Demir de, özel sektör madenciliğinde yapılan iyileştirmelerden bahsetti ve bu iyileştirmelerin özel sektör çalışanlarına yansımalarından söz etti.
 Kendisinden önce kürsüye çıkan konuşmacıları dikkatle dinleyen CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuşma sırası kendisine geldiğinde sakin ve konuşacağı cümleleri dikkatlice anlatmaya başladı.
Konuşmasının başında, kömürün Zonguldak için ne kadar değerli olduğunu belirterek, Karadeniz’de Çay ve Fındığın stratejik ürün olduğunu, kömürün de Zonguldak için stratejik olduğuna dikkat çekerek, bu bölgelerde yaşayan insanların tek geçim kaynağı olduğunu vurguladı.
 Zonguldak’ta yer altında 1,5 milyar ton kömür rezervinin bulunduğunu hatırlatan Kılıçdaroğlu, ithal kömür politikasına tepki göstererek, “Türkiye Taşkömürü Kurumu’nun yeniden ayağa kaldırılması lazım. TTK bir cumhuriyet, vatan, memleket kurumudur, yeniden ayağa kaldırılması lazım, yeniden kömür üretmesi, işçi istihdam edilmesi lazım. Kesinlikle kömür ithalatının zorunlu olmadıkça yasaklanması lazım. Ne demek ithal etmek, memlekette kömür var” diyerek, “İçeride kömür varken ben niye yurt dışından kömür alayım. Burada var zaten, 1,5 milyar ton kömürümüz var. Bunu işlemek zorundayız” dedi.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ayrıca, hükümetin enerji politikasına da değinerek, Türkiye’nin enerji konusunda yüzde 60 oranında dışa bağımlı hale geldiğini, yerli enerji üretiminin talebi karşılama oranı yüzde 48’den yüzde 24’e gerilediğini söyledi. 
Kılıçdaroğlu yerli enerji kaynaklarımızın yeterli oranda değerlendirilmediğini belirtirken, şehitler arasında da ayrımcılık yapıldığını söyledi.
Türkiye’nin enerji lobilerine teslim olduğunu belirterek, yeterli planlamanın olmamasından kaynaklandığını ileri sürdü ve Batı ülkelerinin enerji lobilerine teslim olmadığını, yanlış enerji politikalarının Türkiye’yi bu hale getirdiğini vurguladı.  
En çarpıcı konuşmayı da Hacettepe Üniversitesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Sencer İmer yaptı.
Sencer İmer, dönemin Başbakanı Turgut Özal’ın da danışmanı olduğunu belirtip, Özal’ın “Zonguldak’ı kapatacağım” dediğinde, ona sert tepki gösterdiğini anlattı. İmer, bazı üst düzey yöneticilerin yanında bulunan danışman kadrolarında iş bilmeyen kişilerin olduğunu, o yöneticiye gerçekleri anlatmayan danışmanların olduğunu söylerken, yanlış yönlendirme yaptıklarını ifade etti. Dolayısıyla Özal ve diğer yöneticilerin yanlış yönlendirmeler neticesinde yanlış kararlar alabildiğini vurguladı. Sencer İmer, Karabük Demir ve Çelik Fabrikalarının dünü ve bugününü anlatırken, dönemin Başbakanı Tunsu Çiller’in Kardemir’i kapatma kararını verdiğinde, işçilerle bir toplantı yapıp Kardemir’i kapatma yerine işçilerin alması konusunda ikna etmiş, Çiller’den 1 lira karşılığında Kardemir’i alarak o günkü kötü durumdan, bugünkü iyi duruma getirdiklerini detaylarıyla anlattı.  
CHP’nin düzenlediği “Taşkömürü Çalıştayı”nda Türkiye’nin enerji politikalarında geldiği süreç ve “Türkiye Taşkömürleri Kurumu ve kömür gerçeği”ni ayrıntılarıyla, teknik terimlerle anlatıldı. 
Ancak, bu gibi önemli bir toplantının sadece Zonguldak özelinde kalmaması gerekirdi. 
CHP il Başkanlığı bence böylesi önemli bir toplantıyı düzenlerken, ulusal bazda da düşünmesi gerekirdi. 
Salonda gazeteci olarak sadece birkaç yerel basın ile 1-2 ajans muhabiri vardı. Ulusal televizyonlar veya CHP’nin kanalı olarak bilinen Halk TV davet edilip, çalıştayı canlı olarak da verebilirdi. 
Ayrıca, sadece CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu değil, CHP’nin MYK üyeleri ve birkaç milletvekili de davet edilip, TTK gerçeğini daha geniş kapsamlı olarak Türkiye’nin gündemine taşınabilirdi. 
Sonuç olarak “Taşkömürü Çalıştayı” amacına ulaşmış gibi görünüyor, inşallah bir dahaki sefere ulusal ölçekli daha kapsamlı bir toplantı da düzenlenebilir.