Zonguldak bu gün ‘turizm’ açısından gerçekten tarihi bir gün yaşayacak.
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Spor Bakanı Osman Aşkın Bak ve Fenerbahçe Kulüp Başkanı Aziz Yıldırım, değişik etkinliklere katılmak üzere Zonguldak’a gelecekler.
Hepsinin ayrı ayrı siyasi ve sportif yapısı dünya görüşleri var. Zonguldak’ta katılacakları etkinlikler paralelinde, katılımcılara ve ülke geneline verecekleri mesajlar farklı olabilir. Ancak, her üçünün de arkalarındaki insan gücü, taraftar yapısı ile Zonguldak’ın günlük hayat yapısına olumlu ve olumsuz etkileri olacağı şüphesizdir.
‘Olumsuzluk’ açısından bakıldığında, ilk etapta araç ve insan yoğunluğunun artması göz önüne alınmalıdır. İnsan ve araç yoğunluğunun artması demek, Zonguldak’ta trafiğin Arap saçı olması demek. Buda insanların belirli bir süre olsa da canından bezmesi demek.
Nerden icap etti diyeceksiniz değil mi?
Dün belediye binası karşısındaki ‘Şarapçı Parkı’nda ki kartoncular zabıta marifetiyle kaldırıldı, park itfaiye marifetiyle yıkandı. Şehrin girişindeki çukurların doldurulmasını es geçiyorum.
Allah aşkına, sayın Muharrem Akdemir! ‘Genel Başkan geliyor’ diye temizlik yapmak, parktaki kartoncuları yok etmek, ne kadar dürüstçe bir iş? Bunları buradan kaldırman, bu parkı temiz tutmak senin görevin değil miydi? Şehrin girişindeki çukurları doldurup, genel başkana şirin gözükerek, kimi kandırıyorsun? Bir siyasetçiye yakışıyor mu?
Bu nasıl bir ‘politik’ görüş? Bu nasıl bir ‘insana saygı?’ bu nasıl bir yöre sevgisi?
Hadi, diyelim ki, şehrin girişindeki çukurları, asfalt bulamadığın için dolduramadın! Peki, belediye bitişiğindeki ‘şarapçı parkı’nı neden kartonculardan bu güne kadar temizlemedin? İl Emniyet Müdürüne ‘sen şarapçıların işgalinden kurtar’ desen, işin yüzde 70’i biterdi zaten. Sayın Turanlı’ya söyledin de, yapmadı mı yani!
Olayın birde ‘öteki’ günü var. Yani, pazartesi günü…
Pazartesi günü, büyük ihtimalle, şehir girişindeki doldurulan çukurlar yine boşalabilir. Belediye yine çukurları kül ve çamurla doldurmaya başlayabilir. Çünkü, belediye meclisinden istediği 16 milyon liralık borçlanma yetkisi vardı ya? Meclisten yetkiyi aldı ama, iller bankasından parayı büyük ihtimalle alamayacak. Çünkü, İller Bankası olsam bende vermem. Zonguldak Belediyesi’ne nasıl güvensin? Doğal gaz şirketi, ben bir ay sonra On temmuz tepesinde gaz borusu döşeyecem. Bedaş’ta kablo döşeyecek” diyor, buna rağmen asfalt döşüyorsun, şimdi hem doğalgaz hem de elektrik için asfalt; hem enlemesine hem diklemesine kesilecek! Ne oldu şimdi!
Pazartesi günü ne olacak Başkan? Şarapçılar parkı, pazartesi günü yine şarapçı ve kartoncuların işgaline mi girecek? Yarın yaşanacak trafik rezaleti böyle mi sürecek? Bu şehre iki tane açık-kapalı otopark, iki tane alternatif yol açamadan, koca şehirde kartonculara elli metre karelik bir yer gösteremeden mi gideceksin?
‘Ben ne yapayım kardeşim?’ deme lüksünüz yok Başkan. ‘Bu şehrin benden öncede trafik sorunu vardı. Benden öncekiler kartonculara neden yer göstermedi?’ diyemezsiniz.
Aslında, bu gün Zonguldak için önemli bir gün. Sadece politikacılar ve misafirlerin yandaşları açısından bakmamak gerekir. Zonguldak’a bu gün araç, insan ve bina yoğunluğu açısından bakmak gerekir. Bu gün bir çok zorluk yaşanacak ve bu zorlukları hem başlı başına sorunlar olarak hem de sorunları tetikleyen sebepler olarak bizi takip edeceklerdir.
Zonguldak, ‘sorunların harman olduğu yer’ olarak yıllardır yaşayanlarına eza/cefa çektiriyor.
Bu sorunların artarak gitmesinin sebebi Zonguldaklı politikacılardır. Hasbelkader seçilenler…
Aklıma gelmişken söyleyeyim. Tembel ev kadını vardır ya? Evin için süpürür de, çöpleri faraşla almanın yerine, halının altına süpürür!
Görüntü aynen bu görüntü… Genel Başkanı geliyor diye… Şehrin girişindeki çukurları dolduruyor, belediye yanındaki şarapçılar parkını yıkatıyor…
Genel Başkanın Kılıçdaroğlu’nun gözlerini bu şekilde boyaman yetmez başkan…
Belediye kapısına da turkuaz halı ser… Tayyip Erdoğan’a mesaj yolla…
|