Hani, ‘falanca’ ve ‘filanca’ şehirler için ‘yiğitlerin harman olduğu yer’ denir ya? Yani, ‘yiğitlerin çok olduğu yer’ manasındadır bu deyim.
Zonguldak’ta sorunların harman olduğu yer…
Seçilmiş ve atanmışlar, yıllardır koltuklarına, sorun çözmek için oturmuşlar. Vaatlerini sorunlarını çözmek, Zonguldak’ta insanların yaşam kalitesini arttırmak üzerine kurmuşlar. Elbette verdikleri sözlerden tuttukları olmuş. Ancak, çözdüklerinden fazla sorun ürettikleri için, ‘sorunlar harman’ olmuş.
Mesela: Kozlu da liman koruyucu mendireği, son fırtına ile yıkıldı. Yenisini yapmak için 4-5 milyon lira lazım. Mendireğin 200 metrelik kısmı yıkıldığı için, dalgalar limana girdi ve kayıklar ile çekeklere ve balıkçıların malzemelerine zarar verdi.
‘Doğal Afet bu canım’ geçemezsiniz. Bu koruyucu mendirek zamanında dibi sağlam, geniş hacimli kayalardan oluşsa, üzeri betonla kaplansa böyle tuz-buz olur muydu? Olaya kamu zararı açısından bakılmalı.
Belediye açısından bakalım. Bina projesinde otopark var. Ancak uygulamada otopark değil, ticarethane var.
Belediye otopark parası almıyor. İnsanlar ‘sahtekarlığa’ teşvik ediliyor. Al sana ileri dönük, sorunlar yumağı.
Son bir örnek daha…
Zonguldak Limanından Kapuz Plâjına kadar olan alanda, Milli Emlak arazisi üzerinde bulunan imara aykırı yapılara(kaçak) müdahale kararı çıktı. İşgalciler, kanunsuzluklarını devam ettirmek için, her çeşit toplum sivrilmişini devreye sokup, kurtulmak istediler.
‘Böyle gelmiş, böyle gitsin’ fikrinin, piyasadaki tezahürü idi bu.
Devlet burada ‘patinaj’ yapmamalı.
Zonguldak’ta diplomalı diplomasız, seçilmiş ve atanmış kimle hasbıhal ederseniz edin. ‘No Commet’ ikazlı sohbetlerin tamamında, lafa ‘Zonguldak bitmiş kardeşim’ vecizi ile başlanır. Bitmişten kasıt ta, yapılan ayrıcalıklardan doğan ‘sitem’ ve duygulardır.
Aslında, kimi dinlerseniz dinleyin. Ciddi, namuslu, hakkaniyetli uygulamalardan, ‘zarar’ görenler bile şikayetçi olmazlar. ‘Şeriatın kestiği parmak acımaz’ üzerine ‘bina’ ederler konuşma ve hareketlerini…
Şikayetçi oluşun arkasında, uygulamadaki tarafsızlık ilkesinin ‘hacamat’ edilmesi vardır
‘Kanun’ denen ‘yaptırımın’ bir tarif ve tatbiki vardır. Allah’ın veya Devletin kanunu fark etmez…
Tesettürden(Örtünme) kasıt sadece başı örtmek midir? Sen başını ört; bel, basen, aşağı mahalle teşhir salonu misali…
Oldu mu? Sen adamın kömürlüğünü ‘kaçak’ diye yık, bina imara aykırı beş kat yükselsin(!) Oldu mu?
Olaya bu açıdan bakmakta fayda var. Yiğitlik kanunları uygulama(K)tır. Yiğitlik makam ve mevki sahibi, para sahibi olmak değildir. Yasalara uymak, saygı göstermektir yiğitlik.
Harman olmuş sorunlarla, yiğitlik arasındaki irtibatı bu açıdan değerlendirmeli gazetelerde boy boy resmi çıkanlar. Ne kadar delikanlı olduklarını, bir de bu pencereden seyredip, kendilerine not vermeli.
Zonguldak’ın sorunları, falanca-filanca dernekleri ilgilendirmeyen sorunlar değil. Bu şehirde hangi çeşit tabela derneği varsa, Zonguldak’ın sorunları onları ilgilendirir. Bu şehrin sorunları, bu şehirde yaşayan herkesi ilgilendirir.
Zonguldak’ın ‘sorunların harman olduğu yer’ olmasına, bu şehirdeki görev yapan tüm seçilmiş ve atanmışların katkısı vardır. Katkıları, işgal ettikleri yer, yani; cürümleri kadardır.
|